Zehirli Ok

Cenabı hakkın Kadın ve erkek arasına koyduğu muhabbet ve sevginin en mühim sebebi evlilik gibi nurani bir netice ile neslin devam etmesidir. Bu netice en önemli sebep iken öteki etkenler olan birbirinin sevinçlerini paylaşmak,birbirinin dert ve kederlerine ortak olmak,hayatlarını birlikte yardımlaşma ve dayanışma ile devam ettirmekte evliliği gerekli kılan unsurlardandır.Bu nurani ve güzel unsurların icma etmesiyle mutlu ve huzurlu yuvalar kurulur.Kadın ve erkek birbirinden huzur ve sükunet bulur.Bu kutsi kurum ile aileler,milletler ve devletler vücuda gelir.

Böyle güzel neticeler veren evlilik İslam ve iman olduğu zaman ise daha nezih,kutsi ve güzel bir hal alır.Sadece dünyevi bir amaç,gaye ve maksat için değil ebedi sonsuz bir hayat içinde vesile olur.Bu güzel vesileler için dinimiz evliliği teşvik etmiş ve evlilik yolunun kolaylaştırılmış,evliliği adeta dinin yarısını ikmal etmek olarak görmüş,evlenip çoğalmayı teşvik etmiş,kıyamet günü evlenip çoğalıp dine ve islama kuvvet verenlerin çokluğu ile peygamberimizin övüneceği belirtilmiştir.

Dinimiz evleneceklere ve evliliği düşünenlerin bu teşebbüslerinin kolaylaştırılıp onlara yardım edilmesini isterken zamanımızda bu kolaylaştırma yolu flört,gayri meşru bir şekilde yaşama,ekonomik zorluklar,iş ve güç sahibi olma ve karma eğitimle daha da zorlaştırılmış,bir nevi nikah yolu kapatılmıştır.Evlenme yaşı ekonomik sebeplerden ve meslek sahibi olma gibi durumlardan dolayı geciktirildiği gibi sevme yaşı ve zinaya düşme yaşı ise küçülmüş ve çocuk denecek yaşlara düşmüştür.İslami hayatın hayatta gerektiği gibi hükmetmemesi,karma eğitimde kız ve erkeklerin etkileşimi,medyanın ahlaksız yayınları ve çıplaklık yüzünden kızların bluğa erme yaşları düşmüş,hamile yaşı 12lere kadar inmiştir.

Karma eğitim,aşk ve muhabbete davet eden görsellerin bolluğu,sevmeye teşvik eden görsellerin çeşitliliği,dini eğitimin yetersizliği ve şehveti tahrik edecek yolların çokluğu gençliği çocuk yaşta aşka,muhabbete ve flörte teşvik ederek fuhuşa,nikahsızlığa ve zinaya kapı açmıştır.

Sevgiye,aşka ve muhabbete ve flörte düşen genç kız ve erkeklerin bir kısmı bu hallerini evleninceye kadar devam etmeyi tercih ettikleri gibi bir kısmı ise içerisinde bulundukları halin dine ve ahlaka ve islama göre meşru bir zemini olmadığı için manen sıkıntısını çekiyorlar.Birbirini seven bir çok üniversiteli kesim,birbirini seven bir çok mahalleli kesim,birbirini seven ve flört eden bir çok İslami kesim iş,meslek ve şartların olmaması sebebiyle günahkar bir sevgiyle yetinmeyi tercih ederek aşk ve sevgilerini Allahın razı olmadığı ve kabul etmediği tarz olan flört ve zina şeklinde devam ettiriyorlar.

Halbuki bu durum da birbirini sevmek dinen caiz görülmemektedir.Çünkü evlenmek kastıyla birbirini sevenlerin bu sevgilerini nikah ,nişan veya söz gibi bağlayıcı olan şartlarla helal hale getirmedikleri takdirde sevgileri ve aşkları gayrimeşru olduğu gibi mesuliyeti dahi vardır.Çünkü Söz,temenni ve niyet üzerine kurulan ve ileride nasip olursa evleneceğiz demekten ibaret olan ümit ile bağlanan ilişkilerde sevmek ile bazı haramlar işlendiği için iki tarafın dahi mağduriyeti söz konusudur.Seven kadın sevdiğine evlenmeden kendini teslim etmesi ,sırlarını mahremlerini vermesi sonucu bir gün ayrılık yada ölüm olduğu zaman kadın tarafı daha çok mağdur olabiliyor.

Karşılıklı birbirini sevenlerin mağdur olmaması, ayrılmaması veya birbirine düşman olmaması için iki yolları vardır.Ya vakti,zamanı gelmediği için ve durumlar evlenmeye müsait olmadığı için ve zinaya ve günaha düşmemek için ayrılacaklar.Yada Birbirini sevenler için nikahtan başka çare yoktur. Diyen hadisinin gereği şartlar ne olursa olsun,imkanlar nasıl olursa olsun aşk,muhabbet ve sevgilerini söz,nikah veya nişan ile ilahi nikah teminatı altına alacaklar.Üçüncü şık olan sevmek adı altında sevgilerini evlenmek adı altına aşklarını meşru kılmayacaklar.Yaşları evlenmeye uygun değilse,durumları evlenmeye müsait değilse,şartları evlilik için oluşmamışsa ya erteleyecekler yada harama ve günaha düşmemek için ayrılacaklar sevgilerine ve aşklarını iş,meslek ve ekmek sahibi oluncaya kadar erteleyecekler.Böyle yapıldığı zaman bir çok aşk kazalarının,mağduriyetlerinin,göz yaşlarının ve acılarının önü alınmış olacaktır.

Evet Cenabı Hak sevmeyi helal kılmıştır. Ama sevginin helal ve temiz olanını helal kılmıştır. İnsanın fıtratına sevmeyi ve aşkı ve muhabbeti vermiştir. İnsan sevmekten, muhabbetten ve aşktan lezzet alır. Ama sevgi ve muhabbet Allahın razı olduğu tarz ve şekilde olursa güzel ve temiz olur. Allahın razı olmadığı ve sevmediği tarzda olursa kıymeti olmayacaktır. Böyle gayri meşru olacağı gibi neticeleri ise haram ve günah olacaktır.Ne yapalım okulumuz var,daha işimiz yok,daha erken,biraz zaman geçsin,birbirimizi iyi tanıyalım,ekmek kazanmaya başlayalım,ailemiz izin vermez vb. gibi mazeretlere sığınmak günahın ve haramı küçültmez ve mazur hale getirmez.

Bu haramlara ve günahlara maruz kalmamak ve imanı ve ahlakı ve dini zayi etmemek için en güzel yapılacak olan şey Peygamber efendimizi dinlemek ve Birbirini sevenler için nikahtan başka çare yoktur. Emrine ve nasihatine uyarak nikah ile o aşkı ve muhabbeti meşru bir hale Allahın razı olacağı hale getirmektir. Vesselam.03/07/2012Tahkik.org