Zehirli Ok

Hayatımıza giren öyle teknolojik yenilikler var ki, bizlere katacağı şeyler bir ceviz kabuğunu dolduracak kadar az iken, hayatımızdan ve zamanımızdan ve değerlerimizden ise götürdükleri çok büyüktür..Bazen bu bağımlılık yaparak bazen ise hastalık yaparak olur.nasıl sigara alkol ve kumar insanları esir eder.kumar hırsa,sigara acziyete alkol ise hastalığa ve kötülüğe düşürür öylede hayatımızın vazgeçilmezi olan internette böyle bir bağımlılık ve zarar verici hale gelmiştir.İnternetin bağımlısı olan insanlara bakıldığı zaman kimisi film sitelerine takılıp kalmış sabahlara kadar film izleyerek saatlerini tüketiyor.Kimisi oyun bağımlısı olmuş gecesi gündüzü dersi ödevi işi gücü oyun olmuş.Stratejik oyunların aldatmacasına kapılmış vaktini savaş oyunları karşısında mağlup ediyor.
Kimileri faceboklarda ve öteki sosyal paylaşım sitelerinin cazibesine kapılmış, bu sitelerin bağımlılık yapan oyunları,kadınları,resimleri,sohbetleri karşısında onlarca saatini tüketiyor.Kimisi chat ve oyun sitelerinde saatlerini geçiriyor.Hatta akşama kadar okey masalarından kalkmayan bayanlar ve baylar var.Yada sabahlara kadar ruh sapığını,ikizini yada eşini arayan insanların bulunduğu odalarda bulunan insanlar var netlerde.Ömür dakikalarını maneviyatları zararına müstehcen sitelerde geçiren o sitelerin bağımlısı olan gençlerin sayısı ve bağımlığı az değildir.Bir çok genç aklını,fikrini ve hayatını bu siteler içerisinde mahvetmektedir.Bu sitelerin bağımlısı olup feryat eden bir çok insanlar duyuyoruz. İnternetin öyle çirkin ,pislik,alçak,aşağılık siteleri var ki onların hepsini burada söylemek teşhir etmek akılları bulandırmaktan başka bir şey olmaz.Bu ve öteki siteler tarafından insanlara kurulan o kadar tuzaklar var ki,insanların meraklarını,ilgilerini,alakalarını ve maddiyatlarını ve maneviyatlarını içerisine çekip mahvetmek için çalışan o kadar öğeler,kişiler kurumlar var ki onlardan sakınmak ve uzaklaşmak en hayırlısıdır.
Hayatımızda her şeyin yeri ölçüsü değeri ve kıymeti farklı olmalıdır.Bu eşitleme ve değerleme yapılmadığı zaman bağımlılıklar ortaya çıkar.İnternet ve içeriği noktasında öyle bir şartlandırma var ki,internet hayatımızda çok küçük bir yer tutması gerekirken büyük bir yer kaplıyor.Asli vaziflerin önüne geçiyor.Sanki bir el gizli bir kol insanı çekip götürüp netin başına koyuyor.Çocukların aklı oyunda, gençlerin aklı facebookta,kimisi tviterde ünlü takibinde.Başka birisi oyun sitelerinde kadın avında,başka birisi müstehcen sitelerde yalancı tatmin peşinde.Herkes şartlandırılmış kendisini bir şeylere.Herkes netin yalancı büyüsüne kendisini kaptırmış.. Bu alemde ,film izleme,oyun oynama,karıkız tavlama,kumar oynama bedav.Her şey elinin altında ve bir tık ötede.İstediğin şeye ulaşmak için saatler vermeye gerek yok.Hak yok hukuk yok yasak yok.Hesap yok.Denetleyen yok.Kızan yok ,insana karışan yok.Bu serbestlik ve rahatlık ve kolaylık karşısında nefisler ve şeytanlar duyguları,hevesleri,arzuları ve merakları ve zaafları kullanıp insanları rahatça ve kolayca saptırıyor.
Bu nedenle internet bağımlığı ve zorunluluğu hayatın uykunun işlerin ,amaçların ve gayelerin önüne geçmiş.insanlar için yemek içmek uyumak nasıl zaruret ise internet de ihtiyaç ve zaruret olmuş.Bir zamanlar televizyonlar insanlar için vazgeçilmez iken, şimdi ise internet vazçeçilmez durumda.Bu ise çok tahlikelidir.Çünkü Televizyonlarda bir sınır var.İstediğin her şeyi istediğin vakitte izleme lüksün yok.İstediğini yayını bulma lüksün yok.Dizi için gelecek haftayı bekleyeceksin.Maç için öyle ama net için öyle değil çünkü istediğin her halt elinin altında hemen buluyorsun.Sevgili mi istersin,aşık mı istersin,kaçık mı istersin,film mi istersin ,oyun mu istersin,maç mı istersin hemen hazır.
O büyülü dünya karşısında merak insanı alıp götürüyor.Gayri meşru sınırlara,haram tenhalarına,günah yuvalarına insanlar çekip götürülüyor.İnsana sunulan çekici şeyler, nefisleri okşayan metalar,hevaları harekete geçiren unsurlar o kadar çok ki insanlar kapılıp gidiyor..
Hele internet denizi üzerinde kurulan sosyal adacıklar hükmünde paylaşım siteleri ve
oyun adaları gibi siteler var ki içine girilince çıkılmıyor,içine düşünce kurtululmuyor, bakınca yetinilmiyor,tanıyınca vazgeçilmiyor,tanışınca kopulmuyor,karşı cinslerle konuşunca doyulmuyor,bakınca usanılmıyor ve utanılmıyor.Adeta insanları esir edici,haz verici,hipnoz edici unsurlarla donatılmış.bazen geri dönüşü olmayan yollar var.
bazen gerçek hayattan kopartan sanala mahkum eden, alemin kölesi bağımlısı yapan
hayatı ,evi ,bedeni ,iffeti ,şerefi, mahveden unsurlar , kurumlar ve kişiler var.Alkol gibi, kumar gibi,aşk gibi,bağımlılık yapan yerler ve mekanlar var.Merak duygusunun önüne hislerini aklını kaptırıp soluğu günahlarda aldıran unsurlar var.Kendi aleminden kaçıp sanal alemde yalancı özgürlük arayanların ,kurtuluş arayanlara bağımlılık veren onları esir eden unsurlar var.
İnsanlardar ki İnternet bağımlılığı öyle bir noktaya gelmiş ki,artık bu bağımlılık için tedavi verenklinikler açılmış.Bu bağımlılık yüzünden boşanmalar artmış.Bağımlılık sosyal içtimai hayata zarar verdiği gibi beyne dahi zarar veriyormuş.Çocuklar için korkulan bağımlık endişesi eşlere sıçramış.Köylere uzamış.Bu bağımlılık artık hastalık olarak kabul edildiği için uyarı levhaları hazırlanması gerekir.Levhalara ‘Dikkat İnternet Bağımlılık Yapar “diye yazılması gerekir.
Maalesef internet bağımlığının daha da artacağı,yani daha çok insanı esir edeceği,insanların daha çok netlere vakit ayıracağı,daha çok insanın netlerde değerlerini ve ahlakını kaybedeceği ve daha çok insanı gerçek hayattan koparacağı bekleniyor.Bu beklentilerin gerçekleşmesinin önünü almak için her şeyin ölçüsünün iyi ayarlanması gerekir.Gerçek hayattan öğrenilecek olanla,netten öğrenilecek olanların,gerçek hayattaki insanlarla iletişimde sanal alemdeki insanlarla iletişimin ölçüsünü iyi ayarlamaları gerekir. Uhrevi ve dünyevi vazifelerin ayarını ölçüsünü ve değerini iyi yapmak gerekir. İslama,ubudiyete ve kulluğa ve insanlarla iletişime ayrılacak vakitleri basit ve gereksiz ve fuzili işlere ayırmamamın ölçüsünü iyi ayarlamak gerekir.
İnsanlar için vazgeçilmez hale gelen ve bağımlılık yapan, ,eksikliği can sıkıntısı veren,yokluğu bunalımlara vesile olan, yalanların bini bin para olan ,zararlı ve ifsat edici yönleri çok olan,ahlakı mahvedecek unsurları çok olan bu alem vazgeçilmez değildir.İfsat ediciliği bazen faydasından çok olan bu alemlerden vazgeçmeyi,yeri geldiği zaman kapatmayı,uzak durmayı bilmeliyiz.İnternetlerdeki bağımlılığımız kuran okuma,ilim öğrenme, olsa buna diyecek bir şey yok.Ama maalesef netlerde İslami kesim bile bunları kullanmadığı için zarar sınırını bilmeliyiz.
Şu hakikati bilelim ki,maddi veya manevi bağımlılıkları ve zafiyetleri artan,bir milletin nesli,aklı ve ırzı mahfuz kalmaz.Yıkılır ve bozulup gider.İnternet yüzünden boşanmaların artması ve aldatmalarda netin birinci sıraya yerleşmesi ve fuhşun yayılması buna şahittir.Bu şahitler yanılmaz ve aldatmaz birer nasihtir.Bu şahitleri dinleyen zarar etmez.Vesselam.Muhammed SAmil Kafkasyalı