Zehirli Ok

Dünyada herkes kendine başka başka dostlar edinmiştir.Kimisi parayı, kimisi iş arkadaşını, kimisi eşini, kimisi mahalle arkadaşını, kimisi ise varlığını ,kendisine dost edinmiştir.Bütün bu dostlar insanın yardımcısı,arkadaşı,sırdaşı,yoldaşı ve yakını olabilir.Bunların insanlara dokunacak faydası vardır.Bu dostların vefası ve hayrı olabilir.Ama insan asıl dost olan rabbini unutmaması gerekir.Dostların en güzeli odur.Hz İbrahim kendisine rabbini dost edinmiş,Bediüzzaman Hazretleri de dost istersen Allah yeter demiştir.

Evet dost isteyene Allah yeter. Çünkü dost dediğin öyle birisi olmalıdır ki, derdini ve sıkıntını açacağın zaman gecenin yarısı bile olsa dostunu dinlemelidir. Dost usanmadan bıkmadan derdini sıkıntısını anlatsa da o dinlemelidir. Bir usanma bıkma göstermemelidir.

Dost dediğin öyle birisi olmalıdır ki, verdiklerini bol bol vermeli, verecekleri onun mülkünden hazinesinden bir şey eksiltmemelidir. Saymadan ve korkmadan vermelidir.

Dost dediğin öyle birisi olmalıdır ki, sen ona nankörlük, ona itaatsizlik, ahde vefasızlık etsen de o seni terk etmeyip rahmetiyle keremiyle yine seni beslemelidir. Seni unutmamalıdır.

Dost dediğin öyle birisi olmalıdır ki, kalbinin hatıratını bilecek, duyacak, işitecek ve o arzularını verecek. Vermek ona ağır gelmeyecek.

Dost dediğin ve edindiğin öyle birisi olmalıdır ki, kainatın bütün hazineleri yanında olmalı, her şeyin ipleri onun elinde bulunmalı,her şey onun emir ve izniyle hal olmalıdır.

Dost dediğin öyle birisi olmalıdır ki, emellerinin, arzularının isteklerinin hayallerinin ulaştığı son noktaya kadar gitmeli o arzuları, hayalleri, istekleri vermeye gücü, kudreti, ilmi, iradesi yetmelidir.

Dost dediğin öyle birisi olmalıdır ki, dostunu unutmamalı, dostunu yalnız bırakmamalı, dostunu hatırlamalı onu anmalıdır. Ahde vefasıyla onu kuşatmalıdır.

Dost dediğin öyle birisi olmalıdır ki, seni bütün görünür, görünmeyen, bilinir, bilinmeyen kötülüklerden, şerlerden, korumalıdır. Sana kötülük ve zarar verecek olan unsurları kontrol etmeli onları emrine boyun eğdirmelidir.

Dost dediğin öyle birisi olmalıdır ki, seni kabirde, berzahta haşirde sıratta yalnız bırakamamalı, o dehşetli menzillerden güvenle, emniyetle, kolaylıkla geçirmelidir. O menzillerden dostunu emniyetle sahil selamete çıkarmalıdır.

Dost dediğin öyle birisi olmalıdır ki, dostunu mahlukatına sevdirip onlara boyun eğdirmelidir.Dostuna zarar verecek olan unsurları etkisiz hale getirmelidir.Hz İbrahime ateşin zararını dokundurmayıp,ateşi ona güllük gülüstanlık hale getirdiği gibi..

Dost dediğin dostunun gördüklerini görmeli, işittiklerini işitmeli, bildiklerini bilmeli, ondan anı seyyale bile olsa gafil olmamalıdır.

Dost dediğin dostunu ne kadar zor sıkıntılı müşkül durumda bile kalsa yardım etmelidir.Onu o zor müşkül haletten kurtarmalıdır.Dostuna zarar verecek olan esbabı ortadan kaldırmalıdır.Hz Yunusun balığın karnından kurtardığı gibi kurtarmalıdır.Hz Yunus balığın karnında iken bütün sebepler sukut etmişti.O sesini feryadını hiç kimseye duyuramazdı.Bu hakikati bildiği için dostu olan rabbinden yardım istemişti.Rabbi onu balığın karnından kurtarmıştı..

Dost dediğin dostunu düşmanın elinden bile olsa ve korumasız bile kalsa nerede kurtarmalıdır. Hz peygamberin başına dikilip “seni şimdi elimden kim kurtaracak” diyen müşrike peygamberin “Allah diyerek” dostunu göstermesi gibi olmalıdır.

Dost dediğin dostunu azgın ve sapıtmış bir milletin elinden kurtarıp zararını def etmelidir.Dostlarına ilişenleri anında cezalandırıp onlardan dostunun intikamını almalıdır..Sapkınlıkta giden ve peygamberlerini öldürmeye kalkışan ümmetlerin helak edilmeleri rabbinin dostları olan peygamberlerin imdadına yetiştiğini gösteriyor.

Dost dediğin dostu için denizleri yarıp onlara güvenli bir yol haline bile getirecek kadar kudret sahibi olmalıdır. Hz Musa yı Rabbinin firavunun zulmünden kurtarıp firavuna o denizi mezar etmesi gibi.

Dost dediğin dosta verdiğini başa kakmamalıdır. İyiliğini pahalıya satmamalıdır. İyiliği had ve hesaba gelmeyecek kadar çok olmalıdır. Rahmet hazineleri gaybdan gelmelidir.

Dost dediğin fani çürük zail geçici olmamalıdır. Varlığı bekası sonsuz olmalıdır. Sonsuz olmayan bir dost dostuna sonsuzluk veremez. Onun varlığını devam ettiremez.

Dost dediğin dostunu her yerde hazır ve nazir bulmalıdır. Zaman mekan ve şartlar ona engel olmamalıdır. Onu kayıt altına almamalıdır.

Dost dediğin dostunun neye ihtiyacı olduğunu, neyi istediğini, neyle mutlu olduğunu, neyle emniyet ve huzur bulacağını bilmelidir. Onun saadetini temin edecek emniyetini sağlayacak ortamı hazırlamalıdır.

Dost dediğin hayatı veren hayatı devam ettiren hayatı güzelleştiren hayatı ayakta tutan olmalıdır.

Dost dediğin öyle birisi olmalıdır ki dostunun hakkın hukukunu muhafaza etmelidir. Onun Hakkını gasp ettirmemelidir. Hakkına ve hukukuna gasp edenleri cezalandırma kudreti olmalıdır.

Dost dediğin dostunun sevdiklerini sevmeli onları dostunun hatırı için sevmelidir.

Eğer böyle bir dost isterseniz Allah”ı kendinize dost edinin. Hakiki dost odur. O dost size eşinizden, çocuğunuzdan, nefsinizden, kalbinizden daha yakındır. O dost size şah damarından daha yakındır. Başkalarına bağırarak duyuracağınız şeyleri o içinizden bile geçirseniz duyar. Başkalarının huzuruna girmek için birçok kapıları geçmeniz gerekirken onun huzuruna varmak için hiçbir engel yoktur.

Başkalarından isteyip hemen alamayacağınız şeyleri o kün feyekün emriyle anında verir. Başkalarından pahalıya alacağınız şeyleri o size çok kısa sürede verir şifa veya rızık gibi.

Başkalarından minetle, zahmetle, meşaketle alacağınız şeyleri o size göz açıp kapayıncaya kadar kısa bir sürede verir.

Başkaları size bir elmayı veya ağacı çok görürken o sizlere baki cennetleri verir.

Rahmeti mutlak, keremi mutlak olan dostunuz mevsimleri bir yaprak gibi, mevsimleri bir sayfa gibi çevirir. Güneşi dostlarına lamba yapar. Yıldızları gece lambası yapar. Nimetleri bahar ve yaz vagonlarıyla getirip önüne serer. Ona dost olana her şey dost olur. Ona düşman olana ise bütün mahlûkat düşman olur.

Mahbubu baki yüzlerce sene geçse bile o dostlarını unutturmaz. Dostlarını insanlara sevdirir, takdir ettirir, onlara tazim ettirir, onlara hürmet ettirir, onlara dua ettirir. Onlara muhabbet ettirir.

Eğer Rabbiniz gibi bir dostunuz yoksa o zaman rabbinizin dostluğunu kazandıracak olan ibadete, kulluğa, duaya ve zikre yönelin. Onun dostluğunu ibadetle, kullukla, her şeyi onun namına hesabına severek kazanın. Onun dostluğunu peygamberine ittiba ederek kazının.Onun dostluğunu hamd,zikir,şükür ve evradla kazanın.Onun dostluğunu emirlerine uyaürak neyh ettiklerinden sakınarak kazanın.Onun dostluğunu sıratı müstakim denilen ;aklın hikmet,gadabın şecaat ve şehvetin iffet mertebesinde giderek kazanın.Onu tazim, tesbih, takdis ederek dostluğunu kazanın. Ona karşı aczinizi ve fakrınızı ilan ederek dostluğunu kazanın. Ona bol secde ederek, ona bol rüku ederek dostluğunu kazanın. Ona ait olan malı ve mülkü onun garip ve fakir kullarına vererek cömertlikle kazanın.Ona geceleri tenhalarda herkes uykuda iken yönelerek ve şafak vakitlerinde tazarru ederek dostluğunu kazanın. Onun dostları envarlara, sırlara ve nimetlere gark olurlar. Ona dost olarak o ebedi dostun kullarına en büyük hediyesi olan cennetini ve cemalini görme bahtiyarlığını kazanın. Vesselam.Muhammed Şamil Kafkasyalı