MÜSLÜMANLARIN NİYE KAMUSA ALANI YOK.
İnançlı insanların yaşamsal alanlarını kısıtlamak ve onları dışlamak için kurulan mayınlı yerlere kamusal alan deniliyor.Bu tarz bir yöntemle inananlar aleyhine ve kendileri lehine kurdukları sistem ve kanunlarla inanan insanların hareket alalarına yasaklar ve kurallar getirmişler.Üniversite başını örtmek yasak,işyerinde örtünmek yasak,girmek yasak,çıkmak yasak,oturmak yasak,konuşmak yasak.yazmak yasak.Dinlemek yasak.yasak,yasak,yasak,
O kadar yasaklar üretmişler ki, inanan kesim için. Yıllarca müşriklerin peygamber efendimize yaptığı yaptırım ve boykotlardan hiçbir farkı yok..İnançlı kesimi okullardan ticaretten sanattan siyasetten uzak tutmaya çalışmışlar.Kanun perdesi altında vicdanlara ve inançlara ilişen bu kesimler batıl çürük davalarında ittifak edip inanan kesimlere karşı yılmadan usanmadan korkmadan çekinmeden mücadele ederken.ve mevkiler makamlar ve zenginlikler Müslümanların ellerine geçmesin diye her türlü oyun,hile ve fitneleri sahnelerken.onların yaşamsal alanlarına ve özgürlüklerine kamusal alan uyanıklığıyla yasaklar getirirken;Nedense zulme uğrayan, zulme maruz kalan ve mağdur edilen taraf olan Müslüman kesimde dua ve tevekkülden başka bir şey yok...Müslüman kesimde geri adım atıp dininden ve mukaddesatından taviz vermekten başka bir şey yok.Maddi ve manevi cihat namına bir hareket yok. Kendilerine zulüm edenlere ve kendilerini tahkir edenlere karşı mücadele yok.Zalimler geri adım atmazken ve her geçen gün cüretlerini artırırken müslüman kesim ise pasif bir direnişten başka bir şey yaptığı yok.Halbuki yaşama haklarını ellerinden almaya çalışanların elde ettikleri iktisadi ticari ve siyasi güçlerin kaynağı inançlı kesim sayesindedir..Onları sömürmekle o güçleri elde ettiler.
Düşmanlarının ellerine böyle büyük güçler veren Müslümanlar ne zaman akıllarını başlarına alacaklar.Dinlerine ve mukaddesatlarına küfür eden inançlarıyla alay eden bu insanlara karşı ne zaman birlik olacaklar.Adamın birisi çıkıyor ve utanmadan diyor ki, ben sakallı ve başörtülü insanları marketlerimde çalıştırmam.Onu başı kapalı üniversitemden içeri sokmam.Ama marketimden alışveriş yapabilir.Oraya sakallı ve başörtülü olarak girebilir.diyebiliyor.Bu cerbeze akıllı ,hain zihniyetli insanların sözleri karşısında safdirik müslüman ise şunu diyemiyor.Demek sen beni sakallı yada örtülü olarak çalıştırmazsın.Başı kapalı üniversiten de okutmazsın.Öyle mi bende senin mağazandan,marketinden alışveriş etmeyiyim gör bakalım.Burnunuz sürtünsün de anlayın.Bizim sayemizde paralar kazanacaksınız,servetler elde edeceksiniz sonrada bize düşmanlık edeceksiniz.El mi yaman Müslüman mı yaman görün bakalım diyemiyor.Yine başka bir adam utanmadan korkmadan benim ticarethanemde Müslüman namaz kılamaz ,Cumaya bile gidemez diyor.Ama Adam camilere harıl harıl halı satıyor.Müslüman insanlar ise “demek sen bizim namazımıza düşman olacaksın hem de camilere halı satacaksın.Müslüman namaz izni vermeyeceksin. Deyip o insanlara haddini bildirmiyor.
Maalesef bu zihniyetli insanlar ülkede en büyük ticari güçleri elende bulunduruyor.Ve Müslümanlara hakaret ediyor. Ama maalesef müslümana yapılan suçun en büyüğü yine Müslüman dır.Çünkü zulüm edende kendisi zulme uğrayanda kendisidir.Kendisine yapılan zulümlerin umurunda değildir. Dinine küfretmişler, mukaddesatına küfretmişler onun için önemi yoktur. Onun kamusal alanları olmasa da ona zulmedenlerin kamusal alanları ona yaşama hakkı vermeyecek kadar çok. O sesini çıkarmadığı sürece ve hakkını aramadığı sürece kendisine zulüm edenlere karşı kamusal alanlar koymadığı sürece zulümlere maruz kalacaktır. Kendisine zulm eden,inancına hakaret eden,hayatına kamusal alanlar koyan,ibadetlerini yasaklamaya çalışan firmalara ve şirketlere karşı kamusal alanlar koymadığı sürece onların sahalarına girme yasağı getirmediği sürece üçüncü sınıf insan muamelesi görecek,aşağılanacak,sömürülecek ve dışlanacaktır.
Ey Müslüman böyle cüretkar bir şekilde din ve mukaddesatına hakaret edenlere karşı maddi ve manevi yaptırımlar ne zaman uygulamaya başlayacaksın. Hayatına kamusal alan ile zulüm sınırları çizen firma ve kuruluşlara karşı inanç kamusal alanları ne zaman çizeceksin. Müslüman’ın kamusal alanı dinine saygı göstermeyenin ürününü almamak, onun mağazasına girmemek, onların ürünlerini kullanmamaktır.Onlara haddini bildirmektir.Onların güçlerini maddi boykot ile bitirmektir.Onları söyleyeceklerine pişman etmektir.Vesselam.Muhammed Samil KAKÇA
O kadar yasaklar üretmişler ki, inanan kesim için. Yıllarca müşriklerin peygamber efendimize yaptığı yaptırım ve boykotlardan hiçbir farkı yok..İnançlı kesimi okullardan ticaretten sanattan siyasetten uzak tutmaya çalışmışlar.Kanun perdesi altında vicdanlara ve inançlara ilişen bu kesimler batıl çürük davalarında ittifak edip inanan kesimlere karşı yılmadan usanmadan korkmadan çekinmeden mücadele ederken.ve mevkiler makamlar ve zenginlikler Müslümanların ellerine geçmesin diye her türlü oyun,hile ve fitneleri sahnelerken.onların yaşamsal alanlarına ve özgürlüklerine kamusal alan uyanıklığıyla yasaklar getirirken;Nedense zulme uğrayan, zulme maruz kalan ve mağdur edilen taraf olan Müslüman kesimde dua ve tevekkülden başka bir şey yok...Müslüman kesimde geri adım atıp dininden ve mukaddesatından taviz vermekten başka bir şey yok.Maddi ve manevi cihat namına bir hareket yok. Kendilerine zulüm edenlere ve kendilerini tahkir edenlere karşı mücadele yok.Zalimler geri adım atmazken ve her geçen gün cüretlerini artırırken müslüman kesim ise pasif bir direnişten başka bir şey yaptığı yok.Halbuki yaşama haklarını ellerinden almaya çalışanların elde ettikleri iktisadi ticari ve siyasi güçlerin kaynağı inançlı kesim sayesindedir..Onları sömürmekle o güçleri elde ettiler.
Düşmanlarının ellerine böyle büyük güçler veren Müslümanlar ne zaman akıllarını başlarına alacaklar.Dinlerine ve mukaddesatlarına küfür eden inançlarıyla alay eden bu insanlara karşı ne zaman birlik olacaklar.Adamın birisi çıkıyor ve utanmadan diyor ki, ben sakallı ve başörtülü insanları marketlerimde çalıştırmam.Onu başı kapalı üniversitemden içeri sokmam.Ama marketimden alışveriş yapabilir.Oraya sakallı ve başörtülü olarak girebilir.diyebiliyor.Bu cerbeze akıllı ,hain zihniyetli insanların sözleri karşısında safdirik müslüman ise şunu diyemiyor.Demek sen beni sakallı yada örtülü olarak çalıştırmazsın.Başı kapalı üniversiten de okutmazsın.Öyle mi bende senin mağazandan,marketinden alışveriş etmeyiyim gör bakalım.Burnunuz sürtünsün de anlayın.Bizim sayemizde paralar kazanacaksınız,servetler elde edeceksiniz sonrada bize düşmanlık edeceksiniz.El mi yaman Müslüman mı yaman görün bakalım diyemiyor.Yine başka bir adam utanmadan korkmadan benim ticarethanemde Müslüman namaz kılamaz ,Cumaya bile gidemez diyor.Ama Adam camilere harıl harıl halı satıyor.Müslüman insanlar ise “demek sen bizim namazımıza düşman olacaksın hem de camilere halı satacaksın.Müslüman namaz izni vermeyeceksin. Deyip o insanlara haddini bildirmiyor.
Maalesef bu zihniyetli insanlar ülkede en büyük ticari güçleri elende bulunduruyor.Ve Müslümanlara hakaret ediyor. Ama maalesef müslümana yapılan suçun en büyüğü yine Müslüman dır.Çünkü zulüm edende kendisi zulme uğrayanda kendisidir.Kendisine yapılan zulümlerin umurunda değildir. Dinine küfretmişler, mukaddesatına küfretmişler onun için önemi yoktur. Onun kamusal alanları olmasa da ona zulmedenlerin kamusal alanları ona yaşama hakkı vermeyecek kadar çok. O sesini çıkarmadığı sürece ve hakkını aramadığı sürece kendisine zulüm edenlere karşı kamusal alanlar koymadığı sürece zulümlere maruz kalacaktır. Kendisine zulm eden,inancına hakaret eden,hayatına kamusal alanlar koyan,ibadetlerini yasaklamaya çalışan firmalara ve şirketlere karşı kamusal alanlar koymadığı sürece onların sahalarına girme yasağı getirmediği sürece üçüncü sınıf insan muamelesi görecek,aşağılanacak,sömürülecek ve dışlanacaktır.
Ey Müslüman böyle cüretkar bir şekilde din ve mukaddesatına hakaret edenlere karşı maddi ve manevi yaptırımlar ne zaman uygulamaya başlayacaksın. Hayatına kamusal alan ile zulüm sınırları çizen firma ve kuruluşlara karşı inanç kamusal alanları ne zaman çizeceksin. Müslüman’ın kamusal alanı dinine saygı göstermeyenin ürününü almamak, onun mağazasına girmemek, onların ürünlerini kullanmamaktır.Onlara haddini bildirmektir.Onların güçlerini maddi boykot ile bitirmektir.Onları söyleyeceklerine pişman etmektir.Vesselam.Muhammed Samil KAKÇA
Konular
- Porno film izlemenin ibretlik sonu
- Yassıada'dan İmralı'ya son yolculuk: Adnan Menderes'in idamı
- Porno Filmde Oynayan Üniversiteli Kız
- Aşk Denilen Sahtekâr
- Flörtle Kirlenen Namus ve Hayaller...
- İhya Rüya Tabirleri
- Bİ YARDIM EDİN YA
- Adet Döneminde Namaz kılmanın ve Kuran okumanın hükmü
- Üniversite mezunu cahillerin yarışı… 6 Kasım 2014 yenisafak.com yazısı
- yardım
- yardım
- Evli bir kadını aldatmaya iten şeytanın vesveseleri
- Başörtüsünü bir araç olarak kullanmayınız!
- Kapalı kadın ile evlenirken dikkat edilmesi gerekenler
- Evlilik yasak, seks çağdaşlık
- istemden bosalma
- Sapıklar internet üzerinden peydahlanıyor
- Fuhuş çeteleri internete dadandı
- İnternetten darbe yapanların başka tuzakları
- Şu anki meşguliyetin geleceğini tayin edecek!
- Orospuya sponsor olmanın vebali var mıdır
- Evlilikte eşlerin ebced değeri nasıl bakılır
- Günümüzde Özellikle Genç Fidanlarımızın Çevresini Kuşatmış Şehvet Taarruz Kuvvetleri için Etkili Stratejiler
- İstanbul Sözleşmesi ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ..
- EŞCİNSELE SAYGI DUYAN MÜNAFIK BEYLER, CEHENNEME KADAR YOLUNUZ VAR.
- DUA İLE ALAY EDEN KIZ!
- Ahlaksız ve Pornocu Medyanın Sevmediği Kavramlar
- Toplumun Yüz Karası Ahlaksız Suikastçılar ve Kadın Düşmanları.
- KADIN CİNAYETLERİNDE SUÇLU ARAYANLAR!
- Kadın Hakları Havarilerinin Gerçek Yüzleri..