Zehirli Ok

Yüz kapısı olan bir sarayın bütün kapıları kapalı iken, sadece birisi açılsa o saraya girilebilir ve diğer kapılar da açılabilir. aynı sarayın doksan dokuz kapısı açık, birisi kapalı olsa elbette o saraya girememekten söz edilemez. istikametli inancın ve imanın daimi düşmanı şeytan, genellikle o tek kapalı kapıyı gösterip bu saraya girilmez. İçinde bir şey yok. belki saray boştur diyerek akla fesat, kalbe şüphe verir.Bu vehmi ve farazi düşünce ile insanı ümitsizliğe atar.İnsanın hayatı ve içerisindeki her şey o kapılar gibidir.İnsan başına bir bela geldiği zaman bütün kapıların üzerine kapandığını düşünür.Ama o öyle zanneder ki bütün kapılar kapalıdır..Halbuki kapılardan 99 u kapalı olsa da mutlaka birisi açıktır.O kapalı bir kapı bulunduğu zaman öteki kapılarda açılır.Eğer insan bütün bütün ümitsizliğe düşmezse mutlaka hayatın bir kapısını bulabilir.Belki ümit kapısı ,hayal kapısı,neşe kapısı vs vs kapılar o anda kapalı olabilir.Ama belki tevekkül kapısı açıktır.Bazen tevekkül kapısı öteki kapıları da açar.Bütün bütün ümitsizliğe düşmekten kurtulur. Nefis ve şeytan insanı ümitsizliğe atmak için hep kapalı kapıları gösterirken açık kapı olacağını hesaba katmaz..O hayat sahibinin merhameti ve sırrı imtihan gereği bütün hikmet rahmet kapılarını kapatmadığını düşündürmez.O sarayın boş bırakılıp çürümesi için yaratılmadığını aklettirmez. Sadece kapalı kapıları nazara verir.Çoğu insanın ümitsizliğe düştüğü nokta 99 kapının açık olduğunu görmemesinden ileri geliyor.çünkü bir kapının kapalı olması ve ona denk gelmesi onu hemen ümitsizliğe atıyor.İsyana, kedere, eleme itiyor.O koca hayat sarayını tek kapıdan ibaret zannediyor.Öteki kapıların açık olmasına ihtimal vermeyerek vazgeçiyor.Hayatı boyunca karşısına çıkan yada isabet eden olayların ve hadisatların çözülmeyeceğine tek kapı mantığı ve kör nokta nazariyesi ile baktığı için kaybeder.

Biz inananlar başımıza gelen olay ve musibet zamanları Allahın rahmetini gizleyip gazabını ileri atan şeytanın kör noktalarına takılıp ümitsizliğe düşmeyeceğiz.Tek kapılı kör sağır bir noktaya takılıp kalarak ümidin, arzuların, hayallerin, isteklerin kapılarını kapatmayacağız.Ümitsizliğin kör noktasına takılıp kalmayacağız.Kör noktaları nazarımıza getirerek rabbimizin rahmetini ve hikmetini gizleyen hep şeytandır.Trilyonlarca rahmetin içerisinde insanı kör ümitsizlik noktasına nazar ettirerek isyana ve nisyana atar.Küçük acı, keder, bela ve ayrılıklarda hemen akıl ve kalbi tereddüt ve şüphelere sevk eder.Hayatı ve yaşamı boş gösterip olaylara hadisatlara kör bir nazar noktasından bakmaya sevk ederek her şeyi boş ve abese indirgemeye çalışır.Yüzlerce ,binlerce trilyonlarca güzel tatlı şeyleri göstermeyerek sadece imtihan sırrı olarak verilen bazı acı olayları, zahirde çirkin görünen fakat hakikatte güzel olan şeyleri nazara verdirerek insanı insafsızlığın ve vicdansızlığın kör noktalarına sevk ederek,isyana, kedere ,dalalete sevk eder..Bir kaç çirkinlikle bütün güzellikleri örtemeye çalıştırır.Nefisi buna inandırıp isyan ettirir.Ayrılık ,bela ,hastalık gibi şeyleri nazara vererek olaylara hakikat nazarı ile değil kör nokta nazarı ile ümitsizce bakmasını ister..

Bizler hayatımızdaki ve bedenimizdeki arızlara karşı kör noktalar nazarıyla bakarsak her şey eksik yanlış hatalı sorunlu zahmetli görünür.Bu nakıs bakış ve seziş kadere ilişir,inkara gider ,isyana ve dalalete kadar uzanır.Bizler şeytan ve nefisin dar ,sığ kör noktaları ile değil rabbimizin geniş merhamet ,insaf ve iman dürbünleri ile bakacağız her şeye..İnsaf dürbünü uzakları yakın eder.İman ışığı karanlığı aydınlık eder.Her şeyin rengini şeklini gösterir. İnsan kör noktalarının karanlık bakışlarından kurtulduğu zaman imanın geniş gözlükleri ile her şeyin iç yüzünü anlar.Biz hayat sarayının 99 kapısı kapalı bile olsa o açık kapısını bulmaya çalışacağız..O kapı belki içten dua ile belki tam bir tevekkül ile beklide bir niyaz ile açılır..Yine biz 99 kapısı açık birisi kapalı olsa da hayat kapısı. Ve biz o kapalı olanına denk gelsek de ötekilerde kapalıdır diyerek ümitsizliğe düşmeyeceğiz. Kavuşma kapılarının 99 u kapalı bile olsa elbet açık olan bir kapı vardır. Karşımızdaki insanların 99 kapısı kapalı bile olsa açık bir kapısı vardır.Belki o kapı hoşgörü ile beklide tebessümle açılacaktır.O kapıyı bulup içeri girince öteki kapılar da açılacaktır.Haydi bakalım bulalım bize açılacak olan kapıyı.Belki bugün belki yarın belki bir sene belki üç sene sonra.Ama bilelim ki bütün kapılar kapalı değil.Hayat kapısı ölüme açıldığı gibi ölümde hayata açılıyor.Gece kapısı gündüze açılıyor.Kış kapısı bahara ve yaza açılıyor.Keder kapısı neşeye,acı kapısı tatlıya hastalık kapısı sıhhate açılıyor.Felaket kapısı saadete açıldığı gibi ayrılık kapısı da vuslata açılıyor. Yeter ki kör noktalara takılıp kalmayalım. Kör noktalara takılıp kalarak açık kapılara kapalı zannetmeyelim. Bütün felaketlerin, belaların, acıların felaketlerin, ayrılıkların, intiharların ve isyanların sebebi nefis ve şeytanın insana verdiği o kör nokta nazarı ve fikridir. Şeytan ve nefis yüzlerce binlerce hayır, hikmet hakikat, ümit kapılarını kapalı, dolu bardağı boş göstermeye, beyazı siyah, hakkı batıl, güzellikleri çirkin göstermeye çalışır. Yazdan sonra kış gelecek elemi verirken bahardan sonra yeniden yaz gelecek hakikatini gizleyerek keder vermeye çalışır. Ey şeytanı lain ister hayatımda fırtınalar kopsun,ister elem ve keder şimşekleri çaksın ,ister bela ve musibet hayatımı kış hüznüne çevirsin.Bilirim ki,benim gönlüm rabbimle hep yaz,hep bahar,hep süt liman bir deniz, güneşler kadar bir tebessüm olur.Vesselam.