Uyumlu İnsana Sevgi Duyulur

Nefsi insanı, olumsuz düşünmeye yönlendirir. Olaylara olumsuz bakış açısıyla baktığı takdirde daha tedbirli davranacağı ve daha akılcı adımlar atacağı yönünde telkinler verir. Dahası olumlu düşünmenin Pollyanna’cılık ve kendini kandırmak, olumsuz düşünmenin ise gerçekçilik olduğuna inandırmaya çalışır.

Oysa olumsuz düşünmek insanı Allah’tan ve O’nun beğendiği güzel ahlakı yaşamaktan uzaklaştırır. İnanan insan her durumda ümitvar olur, şeytanın nefsi yoluyla verdiği bu telkinlere kanmaz. Kıstası Kur’an olduğu için, kötülüğünü isteyen nefsine değil, Rabb’ine yakın olur ve her koşulda olumlu ve uyumlu karakter sergiler.

Herşeye uyum gösteren makul insanın diğer insanlarla da ilişkisi güzeldir. Bu insan bazı konularda çevresindeki kişilerden farklı görüş ileri sürse de çoğunluğun fikrine karşı çıksa da bu, aklın ve vicdanın gerektirdiği şekilde olur. Akıl, mantık ve vicdan çerçevesinde alınan kararlar karşısında insanlar rahatsız olmaz aksine yararlı olacağının bilincindedirler ve sonuç da yararlı olur.

Herkes tarafından sevilen insanlar herşeyin en güzelini, en iyisini kendileri değil etraflarındaki kişiler için isterler. İnsanlara güzel söz söyler, onları onore ederler. Birlikte yapılacak her işte karşılarındaki kişinin tercihinden yana davranış sergilerler. Yardımsever ve özverilidirler.

Bulundukları ortamlarda hemen hiç tartışma yaşanmaz. Aksi ve uyumsuz kişileri de sözleri ve tavırlarıyla yatıştırırlar.

Bazı insanlar kimi zaman arkadaş edinmek, kimi zaman kendilerini sevdirebilmek, kimi zaman da çıkar sağlamak gibi amaçlarla etraflarındakilere karşı samimi ve uyumlu davranırlar. Bu tavırlar kısa süreli, geçici ve aldatıcıdır.

Ancak bir insanın Allah'a olan sevgisi ve korkusu nedeniyle insanlara karşı uyumlu, pozitif, rahatlatıcı ve candan davranması çok güzel bir mümin alametidir. Bu insan vicdanlı, akıllı, samimi imanlı, içten ve kararlı bir kişiliğe sahiptir ve bu yüzden çevresi tarafından ona sevgi duyulur. İşte bu karakter özelliği geçici değil, kalıcıdır.

Ancak samimi mümin çevresine ters düşmemek adına, Kur'an ahlakına uygun olmayan bir konuda rıza göstermez. Allah'ın hoşnut olmayacağı söz ve tavırları kendisi göstermediği gibi, böyle davranışlar sergileyen kişiye de güzel sözle uyarıda bulunur.

Allah’ın ve Müslümanların sevgisini kazanmayı amaç edinen insan, her durumda olabilecek en güzel tavrı seçer. Her durumda vicdanını tam kapasite kullanır.

İnsan, eğer nefsinin bencil istek ve tutkularının değil de vicdanının sesini dinlerse Allah'ın sıfatları üzerinde tecelli eder. Allah’a ne denli yakınlaşırsa kişi, o denli affedici olur, akıl, şefkat ve merhamet sahibi olur. Bu karakterdeki insanlar, "... sözün en güzeline iletilmişlerdir ve övülen doğru yola iletilmişlerdir. (Hac Suresi, 24)

Süheyl Okur


Konular