Çarşaf/peçe yerine Manto/eşarp

Tesettür

Zaman tünelinde, fazla değil sadece yüz sene öncesine gitme imkânımız olsaydı da o günün Osmanlı pâyitahtı olan İstanbul'un en kalabalık caddelerinde dolaşsaydık, acaba bugün Anadolu'nun ne ücra bir kasabasında gördüğümüz kadın manzaralarını görmek mümkün olur muydu? Biz ne hâle geldik böyle?

2. Meşrutiyet'ten sonra İttihad ve Terakki iktidarının başladığı günlerde, devlet dairelerine ilk alınan bir kadın memurun söylediği şu hikâye, bize bir şey anlatır mı acaba?

Bayan Feride şöyle diyor:

"İstanbul'un eski bir ailesine mensubum. O devrin bütün ilim ve siyaset adamları ile görüşür, tanışırdım. Gençtim, okumuştum. Herkesin bana bir saygı, bir sevgisi vardı. (Şu anlatılanlara elbette bir mim koymuşsunuzdur! M.K.) İttihad ve Terakki'nin ilk devri idi. Bir gün yakından tanıdığım Cemal Paşa, hayata atılması lâzım olan kadınlarımıza örnek olmamı, bunun için de teklif edeceği vazifeyi kabul etmemi rica etti. O zamanlar oğlum İrfan henüz küçüktü. Fakat ben bunu mazeret saymayarak, maaşa ihtiyacım bulunmadığı halde teklifi kabul ettim. (İhtiyacı olmadığı halde teklife balıklama atlayan bu bayanın kadınlarımıza nasıl bir örnek olduğunu anlamak için, bugün sokaklara bakmak yetmez mi? M.K.)

"O zamanlar Posta ve Telgraf Nâzırı olan Oskan Efendiye hitaben bir mektup verdi, götürdüm. Oskan beni büyük bir nezaket ve hüsniniyetle kabul etti. İstanbul Postahanesine hemen o gün tayin edildim. Ertesi gün, yıllardır sırtımda taşıdığım çarşafla yüzümü kapayan peçeyi atıp, arkama bir manto, başıma beyaz bir örtü alıp gişede işe başladım."

Bu ifadeler, Sedat Simavi'nin çıkardığı Yedigün dergisinin 12 Nisan 1938 tarihli nüshasında yer almış. Bayan Feride'nin hoppameşrep hayatı, hovardalığıyla tanınan Cemal Paşa ile Ermeni Oskan Efendi'nin onu memur yapmaları, devlet hayatına bir kadını ilk defa sokmaları bir tarafa, kadının söylediği bir şey çok dikkatimi çekiyor. O günün kadınları sırtında "çarşaf" ve yüzünde de "peçe" ile dolaşıyormuş. Meşhur Marksist Sabetaistlerden Sabiha Sertel de, İstanbul sokaklarında çarşaf ve peçe ile dolaştığını anlatır.

Bayan Feride, "çarşaf ve peçe" örtüsünü atmış, "manto ve başörtüsü" takmış! Sistemin değişmesinden sonra yapılan kadın inkılâbı dahi, çarşaf ve peçenin kaldırılarak manto ve eşarbın getirilmesi değil miydi? Müslüman kadınlar "cilbâb" emrini "çarşaf ve peçe" olarak anlıyorlar ve tatbik ediyorlardı.

Bizim inanç ölçümüz "çarşaf ve peçe" idi, insanımızı şimdi kendi inkılâbları olan "manto ve eşarba" tav etmeye çalışıyorlar. Halbuki, geçen asrın başında Sabetaist güçlerin bayan Feride'lerle başlattığı o değişim, şimdi artık bu Müslüman Anadolu'nun köylerinde bile göbekleri açık kadınları netice verdi!.. Fuhuş yaşı artık ilkokul çağına indi! İlköğretim çocuklarının çantalarında porno dergiler geziyor. Üniversiteli fahişeler ise her zaman basının gözde haberleri olmuyor mu?

Dinin emir ve yasaklarında yapılacak en küçük bir değişiklik, kişileri ve cemiyetleri sonu belli olmayan sosyal kaosun içine atmaya yetiyor. Bir asır sonra şimdiki İstanbul sokaklarına bakalım; meydana gelen korkunç değişiklik, bu fikrin isbatına yetmez mi? Cemal Paşa, Oskan, Feride üçlüsü şimdi kabirde nasıllar dersiniz?

Mustafa Kaplan

Çarşaf/peçe yerine Manto/eşarp yorumları

  • Image Description
    Zehirliok Ziyaretçisi
    22.05.2013

    Allah belanı versin senin şerefsiz! çalışan ve okuyan kızlara kadınlara fahişe diyorsun resmen kafa yapına beynine sıçıyım senin. örümcek senden daha beyinli daha ileri görüşlüdür!! git iran da yaşa

  • Image Description
    yusuf a.s
    13.06.2013

    kendi görüşüne uymayanlara "Allah belanı versin" "şerefsiz" gibi ifadeler kullanmak zaten seviyenizi belli edip ortaya koyuyor.yazıda oynanan bir oyundan bahsediliyor.ve basiret sahibi her müslüman bunu idrak edip anlayabilir.ortada "kadınları yozlaştırma"çabası var değil mi?böyle konuşanlar neden kendi kızlarını karılarını annelerini de iş hayatında milyonlarca erkekle muhatap yapmıyorlar acaba?madem öyle sizin kızınız olduğunda da onu lisedeki üniversitedeki erkek sınıf arkadaşlarına yem edersiniz o zaman.ortada oynanan pislik bir oyun var.kadın sokağa çıkarıldığında bir daha geri dönüşümü her zaman eski hali gibi olmayabiliyor.bu tavır hal hareket davranış düşünüş olarak da kendini gösteriyor.peki sorarım size:
    o zaman neden GÜNÜMÜZDEKİ kızlar gayet rahat,ahlak yoksunu,edepsiz,şımarık,çokbilmiş?sanırım sokağın,gereksiz yere karma ortamlarda bulunmanın getirisi olsa gerek.evde olmak elbette melek olup günahlardan arınmış olarak yaşamak demektir demiyorum.ama günümüzde gelinen noktayı inkar edemezsiniz,bunların hepsi kadınların iş bulucam bende çalışma hayatına atılıcam demesinden kaynaklıdır.

    siteye bir yazı eklemiştim;"Herkesin Bir Görevi Var"isminde yazı.onu okuyun....sağlıklı ve mutlu günler...