Serbest Kürsü

Resulullahın kadınlarla sözleşmesi

Peygamber efendimiz Mekke'nin fethinden sonra erkeklerle sözleşti, dine uymada nelere dikkat edeceklerini bildirdi. Erkekler bildirilen bu hususlara uyacaklarına dair Resulullaha söz verdiler. Bu sözleşmeden sonra Peygamber efendimiz kadınlarla sözleşmeğe başladı. Kadınlarla yalnız söz ile olup, mübarek eli, kadınların ellerine dokunmadı. Kötü huylar, kadınlarda, erkeklerden daha çok olduğundan, daha çabuk tesir altında kaldıklarından kadınlarla sözleşirken, erkeklerden daha fazla şart, araya kondu. Allahü teâlânın emirlerini yapmış olmak için, bunlardan kaçınmak lazım geldiği bildirildi.

İslam'da Cinselliğin Ölçüleri

Zina

İslam'da baş cinsel haramdır ve en büyük günahlardandır. Evlilik bağı olmaksızın ergen bir erkeğin ergen bir kadınla isteyerek yaptıkları cinsel birleşmeye zina denir. Bu tariften de anlaşılacağı üzere bekar veya evli olarak bekarla yapılacak cinsi birleşme zina olduğu gibi, evli ile de yapılan cinsi münasebet zinadır. Hatta fahişelerle de yapılan cinsel birleşmenin her türlüsü zinadır. Zina İslam'da hiç hafife alınmayan bir konudur. Çünkü; zina, insanlarda imanı eritici bir haram fiilidir. Toplumların temel birimi olan aile kurumunun kutsallığını zedeleyen, kurulmasını engelleyen, mutluluğu yok eden, nesillerin geleceğini tehdit eden, toplumda kadın ticaretini başlatan, annesi veya babası belli olmayan ve anne baba şefkatinden yoksun problemli çocukları artmasını sağlayan, aileler arasında kavgalara, cinayetlere, özelliklede ölümcül frengi, bel soğukluğu ve
AIDS
gibi hastalıklara neden olan yani dünya hayatını çökertici ve ahret azabını arttırıcı bir unsurdur.

Teşekkürler ''Mağara Adamı''

Teşekkürler ''Mağara Adamı''


O, seçtiği müzik tarzına uyumlular için sevgiyi hakeden olabilir. Veya ''mağaradan geldim'' ajitasyonunda geçmişini, kültürünü hatırlayanlarca ayrı bir duruşu söz konusudur. İlk üne erişim aşamasındaki yaşantısı ile değerlendirenler için ise kuşkusuz en haklıdır o. Ezilmiş, dönemin kısıtlı, darbeli koşullarına rastlayan biri alakalı bu değerlendirmede, izlediğimiz güncel değişim yer etmeseydi, bizdeki savlara ters düşmeyecekti oysa.

Çocukluğu-gençliği sürecindeki aynısı acılar ile yoğrulan ciddi bir çoğunluk insanı baz alındığında, salt bu sınırda bir samimiyet ile ''ahh canım benim'' e kaptırıyoruz biz bizi.

Tesettür sadece başı örtmekten ibaret değildir

Zamanın şartlarına göre değişim şart. Fakat bu değişimde ölçü kaçırılırsa, ortalık curcunaya döner ve toplumu ayakta tutan değerleri yok olma noktasına getirir. Hele bir de değişmeyecek şeyleri değiştirmeye zorlarsanız kendinizi inkar etmiş, bir nevi “harakiri” yapmış olursunuz.

Her nedense iki asırdır, gelişimi, değişimi hep yanlış uyguluyoruz veya uygulatıyorlar. Batı, değişimde teknolojiye yönelirken biz dine, manevi değerlere yöneldik. Onlar dinlerine hiç dokunmazken biz teknolojiyi bir tarafa bırakıp nasıl yaparız da dini değiştiririz, hep bunun planı, projesi ile uğraştık. Çünkü kasıtlı olarak geri kalmanın müsebbibi olarak din gösterildi.

Feminist enteller şeytana iş bırakmadı

İslamcı feminist aydın bayanlarımız, kafalarında kendilerine göre, bir İslam şablonu çizmişler veya birileri çizdirmiş, bunun dışına çıkamıyorlar. Kim derse desin eğer bir husus bu feminist şablona uymuyorsa tanımıyorlar. Bunu dinde söz sahibi alim de söylese, Peygamber efendimiz de söylese hatta Kur’an-ı kerimde bile geçse fark etmiyor.

Feminist entellerin yanlışı

Müslüman “entel” bayanlarımızın, bilhassa genç kızlarımız üzerinde büyük etkileri var. Sözde bataklıktan dine dönüş yaptıkları için onlara “Sempati” duyuyonrlar. Bunun için de dinlerini bunların yazdığı kitaplardan öğrenmek istiyorlar. Halbuki dinin emir ve yasakları bellidir. Bu, bir bayanın, bir erkeğin anlatması ile değişmez. Değişiyorsa o zaten din olmaz.Yorumcunun kendi sapık görüşü olur.

BEDDUA YERİNE DUA !!!

Günümüzde insanları çok sıkan ve olumsuz etkileyen bedduanın,mümkün olduğu kadar bir müslümanın bir Müslüman kardeşe yapmaması lazımdır. Ve yapılmasınıda dinimiz yasaklamıştır.
Bir sebepten dolayı herhangi bir kimse hakkında kötümser istek ve temennîde bulunmak, hayır duanın zıddı.
Farsça fena, çirkin, kötü, yaramaz anlamına olan "bed" kelimesiyle, Arapça "duâ" kelimelerinden meydana gelmiş bir terkiptir. İnsanın, kendisi veya başkaları aleyhinde "Allah kahretsin, Allah belâsını versin ,Eve ölün gitsin" gibi ifadelerle yaptığı dualara denir.

BİLGİ ÜZERE İMAN NASIL OLUR?

es-Selêmu Aleykum ve Rahmetullâhi ve Berakêtuhû


İsmâîl Çetîn El-Abbâsî Kuddise Sirruhû'nun "BİLGİ ÜZERE İMAN" kitabından alınmıştır...


قلْ لاَ تَمُنُّوا عَليَّ اِسْلاَمَكُمْ بَل اللهُ يَمُنُّ عَلَيْكُمْ اَنْ هَدَاكُمْ لِلاِيمَان اِنْ
كُنتُمْ صَادِقِينَ
سورة الحجرات 17

"...Habîbim de ki: Müslümanlığınızı başıma kakmayın. Bilakis sizi imana hidayet ettiği için Allah size minnet eder. Eğer doğrulardan iseniz Allah'a şükretmeniz gerekir", diye buyurulmaktadır.

Allah Teâlâ'da, Akabe Gecesi'nde Ensâr'ın Peygamber sallallâhu aleyhi ve sellem'le yapmış olduğu bey'atini tasdik ederek,

BUGÜN MÜSLÜMAN OLARAK BEN NASIL OLMALIYIM?

BUGÜN MÜSLÜMAN OLARAK BEN NASIL OLMALIYIM?

CEVAB: ĞARÎB VE KARÎB OLMALIYIZ; ĞARBÎ VE KABRÎ OLMAMALIYIZ.

Eveet, başlangıçta İslam Dîni bir ferdden yani Muhammed sallallâhu aleyhi ve sellem'den başladı; tek tek insanlar davetine icâbet ettiler.

Davetine icâbet edenler: İman, Allah Subhânehu ve Teâlâ'nın dinine teslim olmak, yani Müslümanlık, insanlara karşı son derece samîmî olmak gibi güzel ahlaka büründüler.

Buna icâbet eden Müslümanlar, tek tek çok uzaktan parmakla gösterilirlerdi. Sâir insanlar onlara bakıp hayran olurlardı.

Kimisi kıskançlık akrebinin zehirine yakalandı, iğrendi; onlarla alay etmeye başladı.

HIRSIN TAHRİBATI VE ZİLLETİN SEBEBİ

İsmâîl Çetîn El-Abbâsî (kuddise sirruhû) 'nin "OLGUNLUK GÜNAHTAN SAKINMAKTIR" kitabından alıntılar...

Es-Selâmu Aleykum Ranmetullâhi ve Berakêtuhû

HIRSIN TAHRİBATI VE ZİLLETİN SEBEBİ

Benî İsrail ve birçok milletleri birbirlerinin kanını dökmeye sevkeden, hırs ve hasedin çatışmasıdır. Hırs ve hased bugün de aynı tahribatı yapmaktadır. Müslümanlar, özellikle gençlerin kendilerini ondan temizlemeleri gerekir.
Hırs; çok kazanmaya aşırı düşkünlük, aşırı mal sevgisi ve cimriliktir. Müslümanları da zillete sevkeden yine hırstır.

şeytan (aleyhi-l'la'neti)

Selâmun Aleykum

Çok sevdiğim ve saydığım Güzel Hocam şöyle buyurmuştu:

Mel'ûn şeytan insanın burnunun kenarına yaklaşır ve insanın ğaflet halinde olup olmadığına bakar. Yani dinler "Allah" diyor mu demiyor mu kalb, diye. Baktı ki bir şey yok, hayşume (geniz boşluğuna) girer. (biliyorsunuz şeytan kanın aktığı yerden geçebilir) Baktı ki orada da bir şey yok göğüs boşluğuna girer, orada da "Allah" zikrini duymazsa, Allah korusun kalbe yerleşir ve sanki bir şöförün arabayı sürdüğü gibi insanı istediği yere sürer.

MimarSinan'dan Mektup WAR!!!

Birkaç yıl önce, Süleymaniye Camii'sinin yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı anlaşılmış. Eğer çözüm bulunamazsa, koca cami kısa bir zaman içinde yıkılacakmış. Caminin tüm taşıyıcı yükü kemerlerindeymiş. Bu kemerlerin ortalarında bulunan kilit taşları zamanla aşınmış. Ama elde yazılı bir proje olmadığı için nasıl değiştirileceği bilinmiyormuş.

Hayat alınacak derslerle dolu!

Birinci ve cok önemli ders

Okuldaki ikinci ayımda, hocamız test sorularını dağıttı. Ben okulun en iyi öğrencilerinden biriydim. Son soruya kadar soluk almadan geldim ve orada çakıldım kaldım. Son soru şöyleydi: "Her gün okulu temizleyen hademe kadının ilk adı nedir?.." Bu herhalde bir çeşit oyun olmalıydı.

Kadının hayâ perdesi kalkınca...

Bilhassa son yıllarda internetin ülkemizde yaygınlaşmasıyla hayasızlık çok hızlı bir şekilde artış göstermektedir. Toplumumuzda, edeb dışı görüntüler ve yazılar gün geçtikçe sıradan, normal bir hayat tarzı şeklinde sunulmaktadır. Bazan daha ileri gidilerek dini günlerde yapılmaktadır bu sunum.