Güney sahilindeki yabancıyla evlilikler dramla bitiyor

Güney sahillerinde yabancı kadınlarla yapılan evlilikleri haftalık Aksiyon dergisi kapak yaptı. Genelde kendilerinden yaşlı yabancılarla yapılan evlilikler çabuk sarsılıyor ve çocuklar arada kalıyor.

Son yıllarda Türkiye’nin güney sahillerinde büyük bir akım halinde Türk-yabancı evlilikleri yaşanıyor. Ülkemize tatil için gelen yabancı bayanlar, sahil kasabalarında tanıştıkları Türk erkekleriyle evlenmeye karar veriyor. Ama bu evlilikler yaz bitince sarsılıyor ve çocuk da olunca iyice aile krizine dönüşüyor. Bu haftaki Aksiyon dergisinde Zafer Özcan imzalı kapak dosyasında, güneydeki evlilik hikayelerine dikkat çekiliyor. Türk gençleri en yaygın olarak İngilizlerle evleniyor. Onu Almanlar ve Hollandalılarla, İsveç, Norveç, Danimarka, Finlandiya gibi ülkeler izliyor. ABD, Brezilya, Kenya, Rusya, Ukrayna hatta Uganda’dan da gelin var. Marmaris Nüfus Müdürlüğü kayıtlarına göre, ilçedeki evliliklerin yüzde 80’i Türk-yabancı evliliği.

Patricia Apa, bir Türk’le evlenip boşanan İngiliz bayanlardan biri. Marmaris’in Turunç beldesinde yaşıyor, yerel basında gazetecilik yapıyor. Patricia Apa, İngiliz kadınların neden Türk erkekleri tercih ettiklerini şöyle anlatıyor: “Türk erkekleri yakışıklı, romantik, son derece nazik. İngiliz kadınları kendi vatandaşları olan erkeklerde bu özellikleri bulamadıkları için Türkiye tatilini evlilikle bitiriyor. Ancak yaz bitince bazı gerçekler daha net görülüyor. Arada ciddi bir kültür ve zihniyet farkı var. Başlangıçta aşkı her şeye değiyor; ama sonu hüsran oluyor.” Kendisi çocuk sahibi olmamasına rağmen Patricia Apa, boşanmalarda en büyük problemin çocuklar olduğunu söylüyor.

Güney sahillerindeki evliliklerin en dramatik gerçeklerinden biri işte bu ‘götürülen çocuklar’ meselesi. Çocuk olduktan sonra yabancı annelerin çoğu Türkiye’de durmak istemiyor. Çoğunluk boşanıyor ve babaya çocuklarını bile göstermiyor. En makulleri ise yılın 6-7 ayını kendi ülkesinde çocukları ile birlikte geçirmeyi şart koşuyor. Diğer bir ilginç boyut ise bu evliliklerde din değiştirme gibi bir alışkanlığın neredeyse hiç olmaması. Zaten genelde dinî hassasiyetlere sahip olmayan Türk erkeklerinin böyle bir talebi de yok. Müftü Bahtiyar Taranoğlu, “Hayatında hiç camiye gitmemiş, namaz kılmamış adam evleneceği yabancı kadını Müslüman yapmak isteyince trajikomik bir durum ortaya çıkıyor ve bu işlem bir formaliteden öteye gitmiyor. Bize gelip Müslüman olan bazı kadınlar, bir yandan da kiliseye gitmeye devam ediyor.” diyor.

Güney sahillerindeki Türk-yabancı evliliklerinde kız tarafı yüzde 97 oranında yabancı. Yabancı erkeklerle evlenen Türk kızı sayısı son derece az. Bunun en önemli gerekçesi, bölgede yaşayan Türk kızlarının barlara ve eğlence mekanlarına fazla takılmaması. Türk erkekleri evlendikleri yabancı kadınlardan olan çocuklarında dinden ziyade iki öğeyi önemsiyor. Birincisi erkek çocukları için sünnet, diğeri ise domuz eti yedirilmemesi.

Yabancı bayanlarla evlenen Türk erkeklerinin ailedeki geleneksel rolleri de sarsılıyor ister istemez. Özellikle çocukların bakımı ve evdeki otorite noktasında. İngiliz eşinden ikiz çocukları dünyaya gelen, bir süre sonra da terk edilen Münir Kalaycı’nın yaşadıkları tam da böyle bir örnek. 1998’de bir İngiliz’le evlenir. Serdar Tony ve Serkan Luiz isminde ikiz çocukları dünyaya gelir. Anne 2001’de tatil amacıyla gittiği ülkesinden dönmez. Kalaycı, hiç kavgaları olmadığı halde eşinin kendisini terk ettiğini belirtiyor hüzünlü bir şekilde. Hatta çocukların doğumundan sonra anne bir gün bile onları emzirmemiş. Kalaycı, “Anneleri ne altlarını değiştirmeyi ne de mama yapmayı bilirdi.” diyor. Türk erkekleri için dışarıdan cazip görünen bu ülkeler, özellikle de İngiltere, büyük hayal kırıklıklığına neden oluyor.

Yabancı gelinler 30 yaşın üzerinde

Ege ve Akdeniz bölgelerindeki birçok büyük otelde yıllarca yöneticilik yapan ve halen Finli Ulla ile evli olan Ersin Tan (sağ baştaki), bu tür evliliklerin turizm olgusunun gelişmeye başlamasından bu yana devam ettiğini, sadece muhatapların değiştiğini söylüyor. 1986-92 yılları arasında müdürlüğünü yaptığı otellerde çalışan 17 erkek personelin tamamının, o zaman bu bölgeye çok gelen Finli bayanlar ile evlenerek Finlandiya’ya yerleştiklerini söylüyor. Bunların 16’sının uyum sağlayamayarak geri döndüğünü de ekliyor. Yabancı gelinlerin yaş ortalaması nın yüksekliği dikkat çekiyor. Alanya’daki Türk-yabancı evliliklerinde Türk erkeklerinin yaş ortalaması 25-35. Onların evlendiği yabancı bayanların yaş ortalaması ise 35 ve üzeri. Evliliklerde Türk tarafı erkek, kız tarafı yabancı; erkek tarafı daha küçük, kız tarafı ise ortalama 7-10 yaş daha büyük. Bu işi sadece İngiltere vizesi ve para için yapanlar konusunda tespit edilmiş oranlar henüz yok. Ancak sahil bandındaki ilçelerin nüfus ve nikah memurları, 20’li yaşlardaki Türk erkeklerle 50, hatta 60’lı yaşlardaki yabancı kadınların nikahlarını da çok kıydıklarını söylüyor.

Kadın-Aile Servisi
Aksiyon Dergisi

05.07.2005