“İffet”imizi nasıl koruyabiliriz?
Aslı Arapça olan bu kelime, namuslu, şerefli ve ahlâklı olma halini ifade edecek şekilde dilimize de geçmiştir. Özellikle eski nesir ve nazımlarda, izzet ve haysiyetiyle yaşayan, çalıp çırpmayan, haramlardan sakınan ve namusunu koruma mevzuunda fevkalâde hassas davranan kimseler hakkında “afîf” tabiri kullanılagelmiştir.
İslâm alimleri insanda üç temel duygunun bulunduğunu söylemiş; belli ölçüde de olsa hakikatleri görüp, fayda ya da zarar getirecek şeyleri birbirinden ayırma melekesine “kuvve-i akliye”; kin, hiddet, kızgınlık ve atılganlık gibi hislerin kaynağı sayılan güce “kuvve-i gadabiye”; arzu, iştiha ve cismânî hazların menşei kabul edilen duyguya da “kuvve-i şeheviye” demişlerdir. Kuvve-i şeheviye’nin, hayâ hissinden tamamen sıyrılarak her türlü cürmü işleyecek kadar kayıtsız kalma şeklindeki ifrat hâlini “fısk u fücûr”; helal nimet ve lezzetlere karşı dahi hissiz ve hareketsiz kalma durumunu da “humûd” olarak isimlendirmişlerdir. Bu açıdan istikamet üzere bulunarak, meşru dairedeki zevk ve lezzetlere karşı istekli davranmanın yanı sıra, gayri meşru arzu ve iştihalara şuurlu olarak kapalı kalma tavrını ise “iffet” kelimesiyle ifade etmişlerdir.
Hepimize büyük iş düşüyor
Kur’an-ı Kerim, iman edenlerin iffetli, hayâlı ve edep yerlerini koruyan insanlar olduklarını nazara vermiş (Mü’minûn, 23/5-7); iffetli yaşamanın mükafatı olarak Allah’ın mağfiretini ve ahiret sürprizlerini müjdelemiş (Ahzâb, 33/35); konunun önemine binaen kadınları ve erkekleri ayrı ayrı zikrederek bütün mü’minlere iffetli olmalarını ve iffetsizlik için bir giriş kapısı sayılan haram nazardan kaçınmalarını emir buyurmuştur (Nur, 24/30-31). Ayrıca, Hazreti Yusuf ve Hazreti Meryem gibi iffet abidelerini misal vererek inananlara hayâ ve ismet ufkunu göstermiştir.
Hazreti Yusuf aleyhisselam, vezirin hanımından gelen bir günah çağrısı karşısında “Ya Rabbî! Bu kadınların beni dâvet ettikleri o işten zindan daha iyidir.” (Yusuf, 12/33) diyerek, iffetine toz kondurmaktansa senelerce hapiste yatmayı göze almış ve kıyamete kadar gelecek olan bütün ehl-i imana bir hayâ timsali olmuştur.
Cenâb-ı Allah’ın, “İffet ve namusunu gerektiği gibi koruyan Meryem’i de an. Biz ona rûhumuzdan üfledik, hem onu, hem oğlunu cümle âlem için bir ibret yaptık.” (Enbiya, 21/91) diyerek yücelttiği Hazreti Meryem de bütün insanlık için tam bir iffet örneğidir.
Meşru daire kâfidir
İnsanın alın teriyle kazandığına razı olması, başkasının malına göz dikmemesi, hırsla gayri meşru daireye el uzatmaması ve dilencilik yapmaması da iffetin ayrı bir yanıdır. Evet, insan gerekirse inşaatlarda taş kırmalı, hamallık yapmalı ama asla iffetinden taviz vermemelidir.
Efendimiz’in duası
Rasûl-ü Ekrem Efendimiz’in (aleyhi ekmelü’t-tehayâ) sabah-akşam tekrar ettiği dualardan biri, “Allah’ım! Senden hidayet, takva, iffet ve gönül zenginliğiyle beraber başkalarına muhtaç olmayacak kadar rızk istiyorum.” niyazıdır.
Meslek ahlakı olarak iffet
Kişinin bir makamkarşısında hemen ileri atılmaması, hevesleriyle hareket etmemesi, o işe liyakat sahibi olup olmadığını iyi değerlendirebilecek kimselerin kanaatlerine hürmet etmesi, gerekiyorsa müstağni davranması ve bir başkasını o işe teklif etmesi iffetin çerçevesine dahildir. Görev verildiğinde de artık gereğini yapmalıdır.
Harama yaklaşmayalım
Efendimiz (sas), “Kim Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsa, kendine helal olmayan ve yanında mahremi bulunmayan bir kadınla baş başa kalmasın. Zira, onların üçüncüleri şeytan olur.” buyurmakta ve günah yollarını daha baştan kapamamız ikazında bulunmaktadır.
“İffet”imizi nasıl koruyabiliriz? yorumları
Misafir
10.07.2006Bir insan, zaruri ihtiyaçlarının dışında gazabını ve şehvetini artıracak olursa nefsinin kölesi olur, zaruri ihtiyaçlarını Kur'an ve Sünnet'in ışığı altında karşılarsa o zaman nefsi, kendisine itaat eder. Bu durumda insanı helak eden ihtiyaçlar kula şifa olur.
Misafir
10.07.2006bizim dogrudur die hise kapılmamız. evet bu dur hissim öyle dedi die yaptıgım cogu iş nefsimizdendir.asıl bizim yapıcamız yapmak istedigimiz akıldan olmalı.
Ziyaretci
09.07.2006Bir bayanin GEREGI vede ZARURIYETI yokken erkeklerin icine cikip internette bulunmasi ona hayasizlik olarak yeter
Sururi Bal
09.07.2006Internet, otobüs taksi, kütüphaneler, vapurlar, trenler gibi bir hizmet aracidir. Sadece bayanlarin degil baylarin da zaruret disinda carsuyu pazarda fazla dolasmasi tasvip edilmez.
Asil hayasizlik sudur, vapurda yolculuk yapan bayani, erkek gibi giyinmesini bayan kimligini gizlemesini istemek!! Onu vapura, trene, alisveris merkezine geldigi icin asagilamaktir. Esfeli sefilin olan hayvanlardan da asagi olan ve salyalarini akitarak ukelaca konusan ve bayanlari dislamaya calisan kisi asil hayasiz olanddir.. Allah o ahmaklarin serrinden korusun.
Konular
- Namaz
- Kabirde Konuşan Genç
- Hastanede İken KurAn'ı Kerim Okunur Mu ?
- Flört, evliliğin düşmanı boşanmaların da en mühim sebeplerinden birisidir..(3)
- insanlarin gercek yuzleri
- İnternetin Faydası Ne Kadar?
- Allah var!
- ALLAHIM AFFET
- "derisi yüzülesi dilimiz" bir dua
- Müslümanların karşı cisten yabancı bir insanla chatleşmesi caiz midir?
- Sevgi Zekası
- Medya ve Magazin Dünyası Cinselliği Neden Özendiriyor?
- rap müzik ve islam
- Keşke Kur'an'ı tam duyabilsek (dua)
- İnternetle ,Hayır ve Şerrin Kapıları Bir Tık Ötenizde.
- bu sitede çok yapıyoruz bunu
- Ailede Eşleri Birbirine Düşman Eden Hastalık
- Ailede eşleri birbirine düşman eden hastalık.
- İki Er Kişi İle Bir Hatun Kişi.
- bu dusuncede yanlisliklar nelerdir?
- Mastürbasyon-İstimna Ve Kurtulma Çareleri
- Setresiz Güzellik
- "İKAZ GÖRÜNÜMLÜ İLAHİ İLTİFATLAR" ( DUA)
- şeytan O'nun(sav) suretine giremez...Sevdir bize sevdiklerini.... (Dua)
- yalancı dinde reformcular
- "İnayet altındayız!.."
- "dua"(kaynak el-kulubü'd-daria)
- HAYATI BELDEN AŞAĞI DÜŞÜRÜP UÇKURA ENDEKSLEYEN MEDENİYET
- ufak bi soru!!
- Canım Yanıyor