Zehirli Ok

Zehirli Ok web sitesi aciz.net üzerinden yayına devam ediyor.


Evlilikte eşlerin ebced değeri nasıl bakılır

Evlenecek çiftler evlenme sürecinde burçlara falan bakarak kendi aralarındaki uyumluluğu kendilerince test etmeye çalışırlar.

Peki bugüne kadar hiç görmediğiniz farklı bir şeyden haber versek ne dersiniz?

Ebced ile eşlerin evlilik uyumu gözlemlenebilir.

Genelde çocuklara isim seçilirken ebced değerlerini araştıranlar oluyor fakat işinin ebcedini bakmayı akıl edemiyoruz..

Ebced hesaplamada iki ana önemsediğimiz şey var.. Akıl ve Fikir..

GÖZLER NASIL KORUNUR

Hayatın en açık gerçeklerinden biri, kuralsız yaşanmadığıdır. En başta, hayat, bir kuralın meyvesidir. İçinde yaşadığımız kâinat, her zerresiyle, bir ?kural?la birlikte vardır. En küçük zerreden en büyük galaksilere kadar her bir şey, bir düzene tâbidir. Tüm mevcudlar ve tüm canlılar, varoluşlarıyla, ?kural? denilen evrensel bir gerçeğin varlığını fısıldar.

Öte yandan, insan, sair mahlukların aksine, duygu ve tutkularına sınır konulmamış bir canlıdır. Karnı doymuş bir aslan, yanından geçen en körpe ceylana bile yan gözle bakmaz. Bir ağaç ihtiyacı kadar suyu alır, biraz daha almaya kalkmaz. Oysa insan, sınır konulmamış duygularıyla, hep daha fazlasını ister. Dünyayı da yutsa, yine tok olmaz. Karnı doysa, yarın için saklar. Yarın için saklasa, önümüzdeki hafta için biriktirir. İşi aylara, yıllara, çoluk-çocuğuna ve sonraki tüm nesillere kadar uzatır; durmaksızın yığar, durmaksızın biriktirir. Duygularına sınır konulmadığı için, sık sık, diğer insanların hakkına da göz diker. Hatta, başka bütün varlıkların hukukuna ilişir.

Kehanet endüstrisi örgütleniyor

Falcılık ve medyumluk dev bir sektör halini aldı. İstanbul’a Anadolu’dan falcı transferleri yapılıyor. Gizli kapaklı çalışanlar artık kurumsallaştı. Hatta “cinci hocalar” bile internete taşındı. Bazı web sayfaları reyting rekorları kırıyor. Gelişmeleri endişeyle izleyen uzmanlar uyarıyor: “Ümit tacirliği yapan bu kişiler toplumun ruh sağlığını tehdit ediyor.”


“Siz bir periyle evlisiniz, 3 çocuğunuz da bu periden; perilerden kurtulmak için bir beyaz, bir siyah tavuğun kanını alıp bunlarla banyo yapacaksınız; martın 20’sinden sonra şirketiniz büyük ciro yapacak, çok para kazanacaksınız; üç vakte kadar eşinle sorunların çıkacak, kötü günler yaşayacaksın; size kaynananız tarafından muska yapılmış, üç katlı bir evin bahçesindeki ağacın altına gömülmüş. Onu bul, bana getir; sorunların çözülecek.”

CİNSEL YOLLA BULAŞAN ENFEKSİYONLAR VE NEDEN OLAN ETKENLER

Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlar (CYBE), başlıca bulaşma yolu, cinsel salgılar nedeniyle korunmasız cinsel ilişki olan HIV ve Hepatit-B virüsü de dahil olmak üzere çok sayıda bakteri, virüs, mantar ve parazitin ortaya çıkardığı hastalıkları kapsar. Bunlara örnek olarak HIV'in neden olduğu AIDS ve hepatit-B virüsünün neden olduğu sarılığın yanında, virüslerin neden olduğu cinsel organ siğilleri ve uçukları, bakterilerinin neden olduğu gonore (bel soğukluğu), frengi, parazitlerin neden olduğu uyuz, kasık biti sayılabilir. cinsel ilişki ile bulaşır. Tüm bulaşmaların %80-85’i bu yolla olmaktadır. HIV kanda bulunduğu gibi erkeğin sperm sıvısında, kadının vajina salgısında da bulunur. Cinsel ilişki sırasında vajina, penis, anüs mukozası veya ağızdaki zedelenmiş doku ve çatlaklardan vücuda girerek; erkekten kadına, kadından erkeğe, erkekten erkeğe veya kadından kadına bulaşabilir. AIDS’ten başka cinsel ilişki ile bulaşan en önemli hastalıklar; bel soğukluğu (gonore), frengi (sifiliz) ve bulaşıcı sarılık(viral hepatit)’tır.

BAYANLAR İHTİLAM OLUNCA GUSÜL GEREKİR Mİ?

Bir bayan olarak rüyada görülen cinsi münasebet sonunda gusül abdesti almak gerekiyor mu?

Erkek gibi kadın da ihtilam olur. Kadının menisi dışarı çıkınca gusül gerekir. Bu durum erkek için doğal olduğu gibi kadın içinde doğaldır. Ancak kadınlarda daha az görülen bir durumdur.
Peygamberimizin eşlerinden Hz.Ümmü Seleme yanında Ümmü Süleym adındaki hanım peygamberimize gelerek şöyle sorar:

-Ya Resulullah! Rüyasında kocasının kendisiyle cinsi yakınlıkta bulunduğunu görürse kadının guslewtmesi gerekir mi?

Bunun üzerine Ümmü Seleme, Ümmü Süleym'e şöyle der:

Hayız - Aybaşı - Adet Görme

Hayız -adet- aybaşı-kirlilik-namazsızlık... v.s. hep eş anlamlıdırlar.

Hayız ilmini öğrenmek kadınlara farzı ayn'dır. Ve en önemli mes'elelerindendir.
Çünkü; temizlik, namaz, Kur'an okumak, oruç, i'tikaf, hacc, buluğ, cinsel münasebet, boşamak, iddet... v.s. birçok konular bununla ilgilidir. (İbn-i Abidin, İst. Şamil Y.C.1,S.459.).

Lügatte Hayız -adet-: Akıntı manasınadır.

Dinde Hayız: Küçük olmayan bir kadının döl yatağı denilen rahminden bir hastalık veya çocuk doğurmak sebebiyle olmaksızın muayyen (belirli) müddetler içinde gelen ve ibadetlere engel olan kandır. Buna "adet hali" de denir. (İbn-i Abidin, İst. Şamil Y.C.1,5.458. Fetevayı Hindiyye, Ank. Akçağ Y. C.1 ,S.129. Büyük islam ilmihali, Ö.N.Bilmen, Bilmen Y.İst.S:68.).

Hayız ve Nifaslıya Haram Şeyler

1- Her türlü namazı kılamaz,
2- Her türlü orucu tutamaz,
3- Cami ve mescitlere giremez,
4- Kabe'yi tavaf edemez,
5- Kur'an'dan bir ayet bile okuyamaz,
6- Kur'an'dan bir ayete bile el süremez,
7- Cinsi münasebette bulunamaz,
8- Hayız ve nifaslı kadınların yasak yerlerine (göbekle diz arası) kocaları çıplak dokunamaz.


Hayızlı Ve Nifaslıya Cinsi Münasebette Bulunmak Haramdır.
Kur'an-ı Kerim'de bu açıkça belirtilmektedir. Şöyle ki:
"Sana adet görmeden soruyorlar. Deki: "O eziyettir" Adet halinde kadınlardan çekilin, temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın. Temizlendikleri zaman Allah'ın emrettiği yerden onlara varın. Allah tevbe edenleri sever, temizlenenleri sever." (Kuran-ı Kerim, Bakara: 222.).

Zina mi degil mi, Günah mi degil mi, simdiden tesekkürler

öncelikle herkese hayirli günler, ben birsey sorcam bu soru sadece benim le alakali degil, sorarkene zaten cok düsündüm ve en sonunda en dogrusu öyle olduguna karar verdim, lütfen kimse yanlis anlmasin cünkü sadece bu benim icin akil olmicak cükü herkese devam anlatmak icin de olcak. ozaman basliyim. ben zinayla sorular sorcaktim, yani hangisi zina hangisi zina degil ama günah ve günah olmiyna varmi arasinda veya yazdiklarim eksik ise dogrularini veya fazlaliklarini yazabilirseniz memnun olurum. 1. bir kisiye zorla sahip olmak, yani zorla namusunu almak veya iste zorla sahip olmak 2. evli iken aldatmak yani baska bir kadinla yatmak 3. parayla yatmak, yani parayla birisne sahip olmak 4. yani hem en önemlisi sadece benim icin degil cünkü herkes icindir umarim. sadece erkek degil kadinda isterse günahmi veya zina mi , yani iki tarafin istemesi durumda, yani iki tarafta yatmak isterse yani cinsel iliski durumunda noluyor.( Isteyerek zorla degil)

"Erkekler eşlerine nasıl davranmalı?" - Marifetname'den

EY DOST! Hanımına iyi huylu olmalısın, onunla yumuşaklıkla sohbet ve tatlı sözle konuşmalısın. Peygamberimiz “İnsanların hayırlısı, eşine ve ev halkına hayırlı ve faydalı olan kimsedir” buyurur. Eşini üzüntülü bulduğunda onu çok sevdiğini söylemelisin, şefkatle gönlünü almalısın. Çünkü o evinde mahpus ya da meyus, ümitsiz olabilir. Onun dert ortağı sen olmalısın. Çocukların terbiyesinde de eşine yardım etmelisin. Çünkü çocuk, annesine, gece gündüz ağlamak ve sızlamak suretiyle hiçbir zaman istirahat vermez. Ona yardım edene Mevlası da yardım eder. İşlerindeki kusurlarından ötürü kızmamalısın, kötü söz söylememelisin. Ve bir günden de çok küsmemelisin. Eşinin kötü huyları baş gösterince kabahati kendinde bulup: “Ben iyi olsaydım, o da iyi olurdu” diye düşünmelisin. Hanımın kızınca sen susmalısın. Erkek susunca hanımı pişman olup özür diler. Her hizmetini seve seve yapmaya başlayınca, ona dua, Hakk’a şükür ve sena etmelisin; çünkü erkeğe uygun bir hanım, şükrü edilemeyen bir nimettir. Hanımına öyle davranmalısın ki eşin, “Kocam beni herkesten çok seviyor” demelidir.

Hz. Ömer'in irani feth eden ordunun kumandina yazdigi mektup

Hz. Ömer'in, İran'ı Feth Eden Ordunu Kumandanı Said b. Ebî Vakkas'a Yazdığı Mektup:

Sana ve beraberindekilere Allah'tan korkmayı tavsiye ederim. Çünkü Allah'tan korkmak, düşmana karşı en büyük hazırlıktır.

Size düşmanlarınıza karşı herhangi bir günah işlemekten şiddetle kaçmanızı tavsiye ederim. Çünkü, askerin günahları kendileri için düşmanlarından daha tehlikelidir.

Müslümanlar düşmanlarının günahkar oluşu sebebiyle zaferi kazanırlar. Günah işlemekte düşmanlarımızla eşit olursak, düşmanlarımız bizden daha iyi sayılır.

Engin Noyanın web sitesi

Bir zamanları millet ramazan orucu tutarken rakılı alemler yapan, ilerleyen yıllarda şarkıcılık yapmış kişi. 2000'li yıllarda islam ile tanışmış ve kuranı kerim üzerine eserler yazmaya çalışmıştır. Neden kuranı anlamak okumak üzerine ilgilendiği ise tartışılabilir.!


Mehmet Şevket Eygi nakl ediyor; Engin Noyanın STV'de çalıştığı süre içinde program ücreti olan 3000 USD'yi peşin aldığını, bir keresinde kanalın kasasında o kadar para olmadığını, bunun üzerine engin noyan program başlamasına dakikalar kala parayı almadan yayına çıkmayacağını söylediğini, yöneticilerin de bu durumda sağdan soldan bu parayı temin ettiklerini ve beyefendinin programa çıktığını yazıyor. Tabi programda maske takılıyor, erdemden, insanlıktan, hoşgörüden bahsediliyor, mangalda kül bırakılmıyor. Ekrandaki Hocaefendi bağlısı insanlar da saf saf Engin Noyandaki bu dönüşümü muhtemelen Hocaefendinin bir kerameti olarak yorumlayıp, sevinip vay be 'Engin Noyan ne büyük şahıs, Hocaefendi ne yüce' diyorlar. Kendilerine, hocalarına güvenleri artıyor.

11. ALLAH'A İTAAT, ONU SEVMEK, RESULÜNÜ SEVMEK

Ulu Allah (C.C.) buyuruyor:

— De ki, «eğer Allah'ı seviyorsanız, bana uyunuz ki, Allah da sizi sevsin» (38).

Allah'ın rahmeti üzerinde olsun, bil ki, kulun Allah'ı ve O'nun Resul'ü-nü sevmesi, onlara boyun eğmekle, onların emrine uymakla olur. Allah'ın kullarını sevmesi de onlara mağfiret suretiyle ikramda bulunmasıdır.

Denilir ki, kul gerçek kemâlin yalnız Allah'da olduğunu, kendisine ve-ya başkasında gördüğü her kemâlin gerçek kemalin Allah'dan ve Allah sayesinde olduğunu bilince ne Allah'dan başkasını sevebilir ve ne de Allah'a dayanmayan bir sevgiye gönlünde yer verebilir.

PEYGAMBERİMİZİN SÜT ANNELERİNİ VE SÜT KARDEŞLERİNİ TANIMADA ÖLÇÜ

Kâinatın biricik efendisine süt annelik yapan üç muhterem kadın vardır. Bunları sırası ile ifade edelim:

1- Süveybe:
Ebû Leheb'in cariyesi bulunan Süveybe, oğlu Mesruh ile birlikte Peygamber (s.a.v.)'i emzirmiştir Daha önce, Resûl-i Ekrem'in amcası bulunan Hz. Hamza (r.a.)'e de süt annelik yapan Süveybe, daha sonra Ebû Seleme (r.a.)'i de emzirmiş bulunmaktadır. Bu emzirme, Halime-i Sa'diye'den önceki günlerde olmuştur.

Resûlullah (s.a.v,), Mekke'de bulunduğu sırada, Süveybe'yi ziyaret eder, hatırını sorar ve kendisine yardımda bulunurdu. Medinei Mü-nevvere'ye hicret ettikten sonra da bu ilgisini devam ettirmiş ve ona giyecek elbiseler göndermiştir. Hz. Hatice vâlidemiz, bu kadını alıp azat etmek istemiş ise de, Ebû Leheb buna rıza göstermemiş, daha sonra kendisi onu hürriyetine kavuşturmuştur.

"Ultramodern türbanlı kızlar" ve muhafazakar erkekler

29.12.2003 tarihinde Radikal gazetesinden Neşe Düzel'in siyaset felsefecisi Tülin Bumin ile yapmış olduğu röportaj enteresan tesbitlerle dolu. Bumin'in din üzerine yapmış olduğu tespitlere bir mümin olarak katılmam sözkonusu değil. Fakat türbanlı kızlarla ilgili olarak yapmış olduğu tespitlerin önemli bir kısmına katıldığımı söylemek durumundayım.

Röportajda Tülin Bumin Türkiye'de üç tip kadın olduğunu belirtiyor:

"Başı örtülü, başı açık ve türbanlı. Yani geleneksel, modern ve ultramodern, postmodern."

Tülin Bumin türbanlı kızların postmodern olmasını birey olmaları bağlamında belirliyor: "Çünkü o daha bir birey. Laikçi bir din içinde olan başı açık kadının yanında o, türbanıyla modernitenin daha ileri bir aşamasını gösteriyor genelde. Geleneksel kesimden gelse de türbanlı kadın ne geleneksel kültürün, ne de cumhuriyetçi kültürün bir kadın tipi. O geleneksel kültüre de boyun eğmiyor, annesi gibi görünmek ve yaşamak istemiyor. Cumhuriyet geleneğinin empoze ettiği "ille başını açacaksın, baloya gideceksin, şöyle görüneceksin" dayatmasını da kabul etmiyor."

16.Hz. Ali'nin (r.a) Vefatı

Esbağ el-Hanzelî90 der ki: Hz. Ali'nin yaralandığı gece fecir doğduğu zaman müezzini İbn Teyyah ve Bennac gelip namaza çağırdılar. Hz. Ali (r.a) ise ağırlaşmış yatıyordu. İkinci bir defa namaza çağırıldığımızda Hz. Ali yine o haldeydi. Üçüncü defa tek-rar gelince Hz. Ali kalkarak yürüdü ve şu şiiri okudu:
Ölüm için kolonlarını sağlamca bağla! Muhakkak ölüm sana gelecektir. Senin sahalarına indiğinde ölümden korkma!

Hz. Ali (r.a) küçük kapıya vardığında, İbn Mülcem91 Hz. Ali'ye hücum ederek hançerledi. Bunun üzerine, Hz. Ali'nin kızı Ümmü Gülsüm, dışarı çıktı ve şöyle dedi: 'Benimle sabah namazına ne oluyor? Kocam müminlerin emîri Hz. Ömer sabah namazında öldürüldü. Babam Hz. Ali sabah namazında öldürüldü'.

26.Münker ve Nekir'in Sorgusu, Suretleri, Kabrin Sıkması ve Kabir Azabı ile İlgili Diğer Hususlar

Ebû Hüreyre Hz. Peygamber'in şöyle buyurduğunu rivayet eder:
Kul öldüğünde ona siyah renkli, mavi gözlü iki melek gelir. Birinin adı Münker, diğerinin adı Nekir'dir. O iki melek ölüye 'Muhammed hakkında ne diyordun?' derler. Eğer ölü mü'min ise der ki: 'Muhammed Allah'ın kulu ve peygamberidir. Allah'tan başka ilah olmadığına, Muhammed'in Allah'ın Rasûlü olduğuna şahidlik ediyorum'. İki melek 'Zaten bunu söyleyeceğini biliyorduk' derler. Sonra o ölü için kabir yetmiş zirâ genişletir, nûrlandırılır. Sonra ona uyu denir. Ölü der ki: 'Yakamı bırakın! Ehlime döneyim. Onlara başımdan geçeni haber vereyim!' Ona 'Uyu!' denir. O, güvey uykusu gibi Allah Teâlâ onu o kabrinden haşre gönderinceye kadar uyur. Eğer ölü münafık ise Münker ve Nekir'in sualine şöyle cevap verir: 'Peygamberi bilmiyorum. Ben halkın bir şeyler dediğini duyar, ben de onu söylerdim'. Bunun üzerine o iki melek derler ki: 'Zaten senin böyle söyleyeceğini biliyorduk'. Sonra yere (mezara) denilir ki: 'Bu kişinin üzerine kapan!' Yer onun üzerine, kaburgaları bir birine geçecek derecede kapanır. Münafık, mezarda Allah onu haşre gönderinceye kadar azap görür.158

GERDEK GECESİ

Evlenmiş karı ve kocanın ilk defa bir araya geldikleri gece. Bu buluşmanın özelliği, kadın ve erkek için daha önce bilinmesi mümkün olmayan maddî ve manevî mahremiyetin ortadan kalkmasıdır. Çünkü o geceden önce, ayrı dünyalarda yaşayan iki insan, birbirlerine yaklaşarak aynı hayatı paylaşma durumuna gelmişlerdir. Bunun da ötesinde, aile olarak belirli hak ve görevleri "fiilen yaşama" olayını başlatmışladır.

Gerdek gecesini, sadece cinsî yönden iki farklı cinsin birbirlerini tanıması olarak görmemek gerekir. Bu beraberlik aynı zamanda, manevî ve hissî bir bütünleşmenin de başlangıcı olmaktadır. Olgunluk seviyesine gelen iki gencin, ondan sonraki hayatları belirli bir ölçü ve plan dâhilinde sürecektir. Bu bakımdan gerdek gecesi; son derece ciddî ve ağır sorumluluklarla dolu bir hayatın başlangıçanıdır. Tek kelime ile bir planlama kararının verileceği zamandır. Iki çift, paylaşacakları hayatta birbirleri için düşündüklerini açıkça anlatacak ve karşılıklı olarak yekdiğerinden beklediği tavır ve davranışları konuşacaklardır.