Gençlik ve Sorunları

Ejderhanın Alev Saçan Başı KADINLARDA “ALDATILMA DUYGUSU”

Pek çok kadının korkulu rüyası; “aldatılma” ihtimalidir! Eşinin ya da sevdiği erkeğin bir başka kadına ilgi duyması, geçici ya da sürekli bir birliktelik içine girmesi endişesi; “aldatılma korkusu!”



Kadınlar, birini sevdiğinde; flört, sözlenme ya da nişanlılık dönemlerinde, henüz ortada somut bir şey yokken bile bu duyguyu yaşamaya başlayabilirler.



Bayanların %90-95’i bunu zaman zaman yaşarken, bazılarında bu aldatılma korkusu bir ömür boyu sürüp gidebilir.

Flörtler ve Kısa Süreli İlişkiler Ya da EVLENMEDEN ÖNCE ''BİRLİKTELİK''

Bazı gençler evlenmeden önce karşı cinsle yakın olmaya fazlaca istekli görünüyorlar. Birbirini tanımak bakımından bir yere kadar yararlı olacağı düşünülen yakınlaşmalarda, işler iyiye gitmez ise bayanlar zarar görebilir.

Bu sebeple özellikle; flört, sevgili, arkadaşlık, sözlülük ve nişanlılık dönemlerindeki gençlerin şunları iyi bilmesi gerekir;


* Kolay Av Olan Kolay Terk Edilir *



Öncelikle şunu söylemeliyiz ki, “kolay av” olan, kolay terk olunur. Kimse zahmet çekmeden elde ettiklerinin kıymetini bilmez.

NASIL BİR BABA OLMALIYIM

NASIL BİR BABA OLMALIYIM!

Hep şöyle zannederiz çocuğu doğurmakta, bakmakta, yetiştirmekte annenin görevidir. Baba sabah işine gider, evin geçimini sağlar. Bu önemli ve ağır bir iştir. Bir de yorgun argın o kadar iş yükünün içinde stres ve sıkıntıyla boğuşurken, çocuk bakmak veya yetiştirmekte ne oluyor. Babanın işi başka annenin işi başka. Oysaki yanılıyoruz sayın babalar. Araştırmalar gösteriyor ki; çocuğun yetişmesinde babanın rolü anneninkiyle eşit, yani %50. Umarım ki şaşırmadınız.

3 yıl önce, 5 yıl sonra

Bıdış-Kayseri:
-17 yaşında okuyan bir kızım. 3 yıldır birini platonik seviyordum. Bir hafta önce onun da beni sevdiğini öğrendim. Evlenme teklifinde bulundu, ben de kabul ettim. Ancak 5 yıl sonrası için evlenmeye karar verdik. O süreç içinde beraberliğimizin bir sakıncası olur mu? İkimiz de inançlı insanlar olarak yaptığımızın doğru olduğunu bilmek istiyoruz.
Dr. Can :
-Bundan 3 yıl önce “birini platonik seviyorum” diye yazsaydın, ben de sana “3 yıl sonra’nın bir hafta öncesinde onun da sevdiğini öğreneceksin ve 5 yıl sonrası için evlenmeye karar vereceksiniz” deseydim, bana içinden; ‘Galiba bu adam Dr. falan değil, falcı, burççu, tarotçu, medyum ve yalancı’ der, yine de ‘iyi haber’ verdiğim için 10 milyon eski TL atardın önüme!

son pişmanlık fayda edermiş

merhaba ben sitenize yeni üye oldum.günümüz gençliğinin içinde bulunduğu kaosta onlara yol göstermeniz çok hoşuma gitti.ben de başımdan geçen talihsiz olayları paylaşmak istedim.ailemle çocukluktan bu yana hep problemlerim oldu.17 yaşlarındayken birisiyle tanıştım ve hayatım kaydı.benim saf ve cahil halimden çok güzel fayadalandı.2 yıl boyunca beni kölesi gibi kullandı hep hor gördü.psikolojim bozuldu ve depresyona girdim.kendimi çok çaresiz hissediyordum ve sürekli ağlıyordum.bu arada bir yandan da dersaneye gidiyordum üniversite sınavına hazırlanıyor

bayanların okuması günah mı??

geçenlerde büyük bir alimle konuştum.bana bayanların okumasının bu zamanda hiç te iyi olmadığını söyledi.işsizliğin bayanların çalışmasından dolayı olduğunu söyledi,erkekler evde oturuyor kadınlar erkeklerin yanında çalışıyor dedi ve biraz açtı konuyu.öldüğümüzde bize senlerdir okuduğumuz okullarda öğrendiklerimiz sorulmıycakmış.ve beni bunun gibi sözlerle okumaktan soğuttu açıkcası.günaha girmektense okumam dedim.bi bakıma hak verim gerçektenbu zamanda 17 aylık bebeğe yapılanları hepimiz biliyoruz,bu olaylara rağmen kadının dışarısı

AHLAK DEĞİŞİR Mİ?

Çocuğun ahlakından nasıl ana baba sorumlu ise hantal şekli bozuk, sağlığı bozuk çocuktan da ana baba sorumludur.

Bazı ana babalar, ne yaptıysak olmadı deyip işin içinden çıkmak istiyor. Doğru mu? Hayır.

Ahlak doğuştan değildir; insan, ahlaklı veya ahlaksız doğmaz. Kimse kötü yaratılmamıştır. İnsan, nasıl bir sanatı, beceriyi sonradan öğreniyorsa, davranışları da sonradan öğrenir.

Samimi Olun!

Sitedeki yazıların hepsini okuma fırsatım olmadığı gibi sitenin tamamını da inceleyemedim. Ama burada mastürbasyon gibi pis bir alışkanlıktan kurtulmanın yollarını arayan birçok arkadaşın olduğunu gördüm. Bazı arkadaşlarımız da onlara halis niyetleriyle çözüm yolları göstermişler. Ama bence genel çizgiler itibariyle pek de bataklığı kurutma yoluna gitmemişler.

Büyükler! Daha Dikkatli Olun!

Kime sorsanız geleceğin en önemli şahsiyetlerini gençler olarak gösterirler. Doğrudur. Bu böyledir. İnkâr edilemez bir gerçektir. Ancak gençler acaba gelecekte omuzlarına şimdiden yüklenmiş bu yükün farkında mılar ve bu yükü taşıyabilecek miler?

Bu sorunun cevabını en iyi gençlerin yaşantısına bakarak verebiliriz. Bu nazar neticesinde geleceğimizin hiç de umut dolu olduğunu söyleyemeyiz.

Uyuşturucu ve şiddet derken porno

"Veliler dikkat, odasında ders çalışıyor sandığınız çocuğunuz İnternet'te tanımadığı birine soyunuyor olabilir" diyen yazar Cebeci, genç kuşaklara seslenmeyi de ihmal etmedi.

Dijital liseli kız!

GÖZLERİ konuşurdu susunca, mahzun: / 'Seni seviyorum' derdi. / Sevdadan, gurbetten, hasretten yana / Sıcak türküler söylerdi... Üstelik bir ceylan gibi sebepsiz / Ürkek halleri vardı. / Ayrılık deyince oturup sessiz / Çocuklar gibi ağlardı.

Yavuz Bülent Bakiler'in ünlü Liseli Kız adlı şiirinin bir bölümü böyle... Bu şiir, 1960'lı ve 70'li yıllarda gençlerin çoğunun ezberindeydi.

Ama o masum ve mahzun liseli kız, gençlerin ezberindeki şiirden çıkıp, internete ve dijital cep telefonlarına düştü!

Hem de beyaz dantel yakası ve porno görüntüleriyle...
Yazık oldu liseli kıza, hem de çok yazık!

Gençlik Problemleri Ve Dinimizin Ortaya Koyduğu çözüm yöntemleri !!!

Bilimsel araştırmaların sonuçlarına göre toplumda en çok görülen, günümüz gençliğinin temel problemleri ve dinimiz İslâm’ın ortaya koyduğu çözüm yollarından bazıları şunlardır:

1- Alkol ve Uyuşturucu Kullanmak

İslâm Dininin gözettiği hedefler; dini, aklı, nefsi, nesli ve malı korumaktır. Dinimizin çok değer verdiği ve korumaya çalıştığı akla zarar veren alışkanlıkların başında alkol ve uyuşturucu gelmektedir. Alkollü içkiler hem ferdî hem de içtimaî bir problemdir. Bunları kullanan fertlerin yanında ve çevresinde bulunanlar olumsuz etkilenir.

Kur’ân-ı Kerim’de; “Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşalar, fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir. Bunlardan uzak durursanız kurtuluşa erersiniz. Şeytan, içki ve kumar yoluyla ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçtiniz değil mi?” (Maide/5, 90-91) buyururken, Peygamberimiz de (s.a.s.), alkolle ilgili olarak, sarhoşluk veren her maddenin, ayrıca çoğu sarhoşluk veren maddenin azının da haram ve içkinin her kötülüğün anahtarı olduğunu beyan buyurmuştur. (İbn Mace, “Edeb”, 2:1119)

En Büyük Günah !!!

Allah-u Teâla En Nisa Suresi'nin 48. Âyet’inde şöyle buyuruyor:
اِنَّ اللّهَ لا يَغْفِرُ اَنْ يُشْرَكَ بِه وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذلِكَ لِمَنْ يَشَا
Anlamı:”Allah kendisine şirk koşanı (yani küfür üzere öleni) affetmez, ondan başka günahları işleyenlerden dilediğini affeder.”
Küfür İman’ın tersidir.Bu öyle bir günahtır ki, o hâl üzere öleni Allah hiç affetmez.

Küfür üçe ayrılır:
1)İtikâdi (inanç ile olan) küfür
2)Fiili (hareket ile olan) küfür

İntihar

Neden insanlar intiharı düşünür ve yapar senin fikrin nedir bu konuda? Birde bunu düşünen arkadaşlarım sizlere yardımcı olmak düşüncelerinizi paylaşmak bizim için çok önemli.