Şeytan Taşlamak
Onunla kulluğunu ilân etmek sûretiyle Allah Teâlâ'ya itâat ettiğini kastetmelisin. Akıl ve nefsin payı olmaksızın sadece Allah Teâlâ'nın mücerred emrine uyduğun için, bunu yaptığına niyet etmelisin. Sonra bu taşları atmak sûretiyle, Hz. İbrahim'e (a.s) benzediğini düşünmelisin. Çünkü iblis o yerde İbrahim'in (a.s) kalbine vesvese vermek, haccını şüpheye düşürmek ve mâsiyyet hususunda fitnelendirmek gayesiyle görünmüştür. Bunun üzerine Allah Teâlâ, İblis'i kovmak ve ümitlerini kesmek için İbrahim kuluna onu taşlamasını emretmiştir:
Eğer kalbine 'Şeytan, Hz. İbrahim'e göründüğü için, Hz. İbrahim ona taş attı. Bana ise şeytan görünmüyor ki ona taş atayım' şeklinde bir vesvese gelirse bilmiş ol ki, bu vesvese şeytandan gelmektedir ve senin kalbine, taş atmak azmini kırmak için bu vesveseyi ilkâ eden de şeytandır. Şeytan sana bu fiilin faydasız ve mânâsız olduğunu düşündürür, Bu işin oyun gibi birşey olduğunu, bununla meşgul olmamanı telkin eder. Bu nedenle sen onun burnunu kırmak için taş atışında gayet ciddî ve samimi ol. Bu sûretle de onu kov ve bil ki, zâhirde taşları o çukurlara atmaktasın. Hakikatte ise, attığın taşlar şeytanın yüzüne çarpmaktadır ve o taşları atmak sûretiyle şeytanın belini kırmış oluyorsun. Çünkü şeytanın beli ancak Allah Teâlâ'nın emrini, onun emri olduğu için, yerine getirmek, nefsin ve aklın o emri yerine getirmekte payı var mıdır diye düşünmemek sûretiyle kırılabilir.
Eğer kalbine 'Şeytan, Hz. İbrahim'e göründüğü için, Hz. İbrahim ona taş attı. Bana ise şeytan görünmüyor ki ona taş atayım' şeklinde bir vesvese gelirse bilmiş ol ki, bu vesvese şeytandan gelmektedir ve senin kalbine, taş atmak azmini kırmak için bu vesveseyi ilkâ eden de şeytandır. Şeytan sana bu fiilin faydasız ve mânâsız olduğunu düşündürür, Bu işin oyun gibi birşey olduğunu, bununla meşgul olmamanı telkin eder. Bu nedenle sen onun burnunu kırmak için taş atışında gayet ciddî ve samimi ol. Bu sûretle de onu kov ve bil ki, zâhirde taşları o çukurlara atmaktasın. Hakikatte ise, attığın taşlar şeytanın yüzüne çarpmaktadır ve o taşları atmak sûretiyle şeytanın belini kırmış oluyorsun. Çünkü şeytanın beli ancak Allah Teâlâ'nın emrini, onun emri olduğu için, yerine getirmek, nefsin ve aklın o emri yerine getirmekte payı var mıdır diye düşünmemek sûretiyle kırılabilir.
Esrarul Hac
- Giriş
- Haccın Fazileti
- Beyt'in (kâbe'nin) ve Mekke'nin fazileti
- Mekke'de Oturmanın Fazileti ve Kerâheti
- Medine-i Münevvere'nin Fazileti
- Velilerin Kabirlerini (Meşhedleri) Ziyaret
- Haccın farz olmasının şartları, rükûn ve farzlarının sıhhati ve mahzurları
- Haccın Rükûnları
- Hac ve Umre'nin Eda Şekilleri
- Hac ve Umrenin Mahzurları
- Hac Seferinin Başlangıcından Memlekete Geri Dönûnceye Kadar Yapılması Gereken ameller
- Ziyaret Tavafı ve Vakfe
- Hacda Okunan Hutbeler
- Seferden Dönüşün Sünnetleri
- Haccın İnce Edepleri ve Bâtınî Amelleri
- Haccın Batınî Amelleri
- Fehm (Haccın Gerçeğini Kavramak)
- Şevk (Hacca İştiyak)
- Alâkaların Kesilmesi
- Azık
- Binek
- İhramda Bağlanan Bezler
- Yola Çıkış
- Mîkat'a Giriş
- İhram ve Telbiye
- Mekke'ye Giriş
- Kâbe'yi Müşahede
- Kâbe'yi Tavaf Etmek
- Hacer'ul-Esved'e Yüz Sürmek
- Kâbe'nin Örtülerine Sarılmak