Cinsel İlişkide Haramlar-Helaller
Bu konuda hiç unutulmaması gereken en önemli nokta, insanın yaradılış gayesidir. Insan Allah'ın yüceligi karşısında kendi güçsüzlügünü kabullenmesi ve her hareketini Allah'a kulluk olarak yapması için yaratılmış bir varlıktır. Öyleyse yemesi, giymesi yatması ve kalkması gibi, cinsel ilişkisi de ibâdet olarak yapılmalıdır. Haramdan sakınmak, Allah'ın nimetinden helâl olarak yararlanmak, yapacağı hayırlı işler için fikrini meşgul eden cinsel arzuyu, sağlam düşünebilmek için gidermek, koca karının, karı da kocanın hakkını ödemek ve en önemlisi müslüman nesli yetiştirmek amacıyla yapılan meşru bir cinsel ilişki ibâdettir ve insana aldığı zevkler yanında sevap da kazandırır. "Kişinin zevkini yaşamasında hiç sevap olur mu ?" diye soran sahabiye Allah Rasûlü Efendimiz; "O suyu haram bir yere akıtsaydı, günah olmayacak mı idi? Öyleyse helâlından akıtması da sevaptır" buyurmuştur.(Müslim, zekât 52; Ebû Dâvûd, tatavvu' 12; edep 160; Müsned V/167,168.)
Öbür yönüyle insan, arzu ve şehvetinin esiri olup, sırf zevki için yaşar hale gelmemelidir. Bu, ondaki hayvanî güçleri geliştirir, melekî güçleri zayıflatır ve insanı alçaltır. Halbuki, bütün zevkler gibi cinsel ilişki zevki de bir gaye değildir, bir gaye için yaratılmış insana Allah'ın bir hediyesidir. Insandan, neslini sürdürmesini istemiş ve bunu Allah'ın istediği doğrultuda yapması halinde kendisine cennet vadedilmiştir. Ise cinsel ilişki zevki gibi peşin bir avans da verilmiş ve sanki öbür âlemde alabildiğine tadacağı zevklerden, daha dünyada iken ona parmak ucuyla hafifçe tattırılmıştır. Ya da yorucu çabalarla yüce bir gayeye ulaşması istenen insana, gönül eglendirme türünden çerez takdim edilmiş ve asıl ziyafetin sonda olduğu bildirilmiştir. Tıpkı zor birise kosulan çocuklara, işi sonuna kadar götürmeleri için verilen oyuncaklar gibi. O çocuğun verilen işi bırakıp bu oyuncakla eglenmesi, oyuncağın veriliş amacına ne derece zitsa, insanın cinsel zevklerini gaye olarak görüp, sırf onlarla meşgul olması da yaratılış gayesine o derece zittir.
Şimdi vereceğimiz bilgilerde bu açınin gözönünde bulunduiulması gerekir.
Tutma ve bakma konusunda karrkoca arasında avret olan bölge yoktur.(Ibn >bidin VI/367) Hz. Ömer'in oğlunun; "bana göre birbirinin organlarına bakmaları daha iyidir, çünkü bu cinsel ilişkinin tadıni artırır," dediği nakledilir. Fakat Aynî; "bu sözün, onun sözü olduğu kesin değildir" der. Tutma konusunda câiz değildir diyen yoktur. Ebû Yûsuf; "Ebû Hanife'ye sordum ki, erkek karısının organını tutsa, kadın da kendisine karşı tahrik etmek için kocasının organını ellese, bunda bir sakınca var mıdır2 O da bana; hayır, yoktur. Hattâ bu sevaptır ve ecrin büyük olmasını sağlar dedi".
Hanımı ile ilişkide bulunurken, onu tanıdığı güzel bir kadın diye hayâl edip, onunla sevişiyor gibi cima yapmasının haram olmadığını söyleyenler vardır. Ancak Ibn Âbidîn; bizim kurallarımıza göre bunun helâl olmaması gerekir, çünkü bu, suyu şarap olarak düşünüp içmeye benzer. Onun haram olduğu açıktır. Öyleyse öbürü de helâl olmamalıdır" der. ( Ibn ilbidin VI/372.) Doğru olan da bu olsa gerektir.
Cinsel ilişkide kullanılan kremler, ya da yağlandırıcıların, domuz yağı gibi haram madde içermedikten sonra, helâl olmadığını gösteren bir delil yoktur. Ancak bu normal eşlere tavsiye edilmeyecek bir durumdur. Allah bu iş için tabi nemlendirici yaratmayı ihmal etmemiştir.
Cinsel ilişkinin yasaklanan, ya da tavsiye edilen bir şekli yoktur. Ne var ki, tabiîlik dinî olan İslam'ın, bu konuda da tabiî olanı tercih edeceği açıktır. Üreme organından olmak üzere, karı ile koca hangi tür ilişkiden zevk alıyorlarsa onu uygularlar. Ayakta, otururken, yatarken, arkadan, önden, altta, üstte; hangisini isterlerse öyle yaparlar. Ancak üzerlerinin örtülü olması Islâmî bir edep ve emirdir." Allah ise utanmaya en lâyık olandır"(Fetâvây-i Hindiyye'de: "Oda küçük olursa (5-10) zira' yani yaklaşık(3 x 6 m2) koca böyle bir odada cima maksadıyla karısını soyabilir. Bir kısım ulema karı kocanın bir odada tek başlarına soyunmalarında mahzur olmadığını söylemişlerdir." (Ibn Âbidîn, Kunye'den, V/288). Ama bu, elbette cima ederken açık olabilecekleri anlamına gelmez. Hadîs için bk. Buhârî, ilm 15, edep 68.)
Karısına dübüründen yaklaşmak çok çirkin bir hareket ve haramdır. Insanın tabiatina, şeref ve onuruna aykırıdır.
Erkeğin, şehvetini uyandırmak ve zevk duymak için, eliyle ya da butlarıyla kendi kendini tatmin etmesi helâl görülmemiştir. (Bu konuda Mü'minûn (23) 7 ve Me'âric (70) 31 âyetleri ve tefsirlerine bakılabilir.) Haramlığını bazıları hafif, bazıları da kaba olarak nitelemişlerdir. Ancak erkeğin yanında karısı yoksa, ya da evli değilse, kalbi bununla meşgul oluyorsa ve harama düşme endişesi varsa, kendisini boşaltmanın, bunu âdet haline getirmemek şartıyla câiz olduğunu söyleyenler vardır. Hattâ, ciddî olarak harama düşme endişesi varsa ve bu yolla buna engel olunacaksa, bunun vâcip olduğunu söyleyenler de vardır. (Geniş bilgi için bk. Mahlûf, Fetâvâ I/117,118.) Ancak Peygamberimizin bu konudaki tavsiyesinin, şehveti oruç tutmakla yatıştırmak olduğu unutulmamalıdır. (Söz konusu hadîslerinde Rasûlüllah Efendimiz: "Gençler! Evlilik külfetine hanginizin gücü yetiyorsa evlensin." Yapamayan oruç tutmalıdır. Çünkü onun (nefsi dizginleyici) kamçısı vardır" Buhârî, savm 10, nikâh 2, 3; Müslim, nikâh 1, 3; Ebû Dâvûd, nikâh 1) Bu yolla hem haramdan kurtulacak hem de sevap kazanacaktır.
Erkeğin eli vb. şeylerle kendini tatmin etmesi caiz olmadığı gibi, kadının da bu yolla tatmin araması câiz değildir. Ancak koca, karısının eli ile ya da vücudunun diğer yerleri ile tatmin olabileceği gibi, karısını da bu yolla tatmin edebilir. (Serahsî, Mebsût X/159.)
Hastalık, zayıflık ve güçsüzlük gibi sebeple cinsel ilişkiye dayanamayan ve bu yüzden istemeyen kadınla cima etmek haramdır. (Ibn Âbidîn, el-Ukûdü'd-dürriyye I/26.)
Evlendiğinde karısıyla ilişkiye güç yetiremeyen erkek bir yıl beklenir. Bir yıl boyunca da, bir defa olsun, güç yetiremezse, karısı, istemesi halinde ayrılır, erkeği beklemeye zorlanamaz. (Ibn Âbidîn, el-Ukûdü'd-dürriyye I/30.)
Mushaf bulunan odada cima etmenin sakıncası yoktur. Çünkü müslümanlann evlerinde ve odalarında genellikle Mushaf bulunur. Ancak Allah'ın kelâmına karşı saygı duyulduğunu göstermek için Mushafin örtülmesi gerekir. (Ibn Âbidîn, I/266, el-Hediyyetü'l-Alâiyye 268.)
Mescidlerin üzerinde cinsel ilişkide bulunmak mekruhtur. Çünkü mescidler semâya kadar mesciddirler. (Alâuddîn Âbidîn, el-Hediyyetü'l-Alâ'iyye 283.)
Cimaya başlarken "besmele" çekerek,hadîste geçen "Bismillâh, Allahümme cennibnâ'ş-Şeytâne ve cennibi'ş-Şeytâne mâ-razektenâ" duasını okuması müstehaptır ve cimanın edeplerindendir. (Örnek olarak bk. Buhârî, bed'ul-halk 11; Müslim, talak 6, nikâh18)
Kocası kendisini cimaya çağırdığında, karısının bunu özürsüz olarak reddetmesi, câiz değildir. Hattâ âdetli olması da bir özür değildir. Çünkü kocası onun, âdetli iken haram olan bölgesi dışında bir yerinden yararlanabilir. (Fetâvây-i Hindiyye (yazma) 611/45 Müslim, hayz 16, Nesâî, taharet 180; Ibn Mâce, taharet 124) Bu konuda özellikle kadının sözkonusu edilmesi, cimada erkeğin, kadından daha sabırsız olduğundandır. Yoksa kadının, kocasından cima isteme hakkıyok demek değildir.
Karıkocanın, zaruret olmadıkça cinsel ilişki biçimlerini başkalarına anlatmaları haramdır. Peygamberimiz (s.a.s.) : "Şüphesiz ki, Kıyâmet Gününde, Allah'ın katında, emanete hiyanetin en büyüklerinden biri, karıkoca beraber düşüp-kalktıktan sonra, kocasının kadının sırrını yaymasıdır" buyurmuştur. (Müslim, nikâh 21; Davûdoğlu age VN/327 vd.)
Emzikli kadınla cimada bulunmak câizdir. (bk. Müslim, nikâh 24; Davûdoğlu age VN/342 vd.) Bir kadını görerek şehveti harekete gelen kimsenin, derhal karısı ile cima etmesi ve nefsini yatıştırması müstehaptır. (bk. Müslim, nikâh, 2; Davûdoğlu age VN/221.)
Cimada özellikle dikkat edilmesi gereken noktalardan birisi de, temizliğe olabildiğince dikkat etmektir. Mümkünse ilişkiden önce eşlerin dış organlarını sabunla yıkamaları müslümanca bir davranış olur. Çünkü temizlik müslümanlığın ana temellerindendir. Kasıklarda yuvalanıp üreyen mikropların, ilişki yoluyla kadının rahmine ulaşıp, çeşitli rahim hastalıklarına sebep olabileceği, ya da mevcut hastalıkları artırabileceği hiç unutulmamalıdır. Peygamberimizin (s.a.s.) cima edeceklere abdest almayı tavsiye etmesi (bk. Ibn Kudâme, el-Mugni VN/26) bundan olsa gerektir.
Cima gücünü artıracak besinler yemek sakıncalı değildir. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) kına sürünmeyi tavsiye ederken; çünkü o, cildi güzelleştirir, cima gücünü artırır(Zehebî, et-Tibbu'n-Nebevî 25), buyurmuştur. "Tıbbı Nebevî" kitaplarında buna benzer hadisler nakledilir ve cima gücünü artıracak gıda rejimi verilir. (agk)
Ilişkinin ne olduğunu bilecek kadar büyük çocukların bulunduğu odada, onlar uyurken bile cima etmek câiz değildir. (Nemenkânî, el-Fethu'r-Rahmanî N/2l3
--------------------------------------------------------------------------------
Cinsel İlişkide Haramlar-Helaller yorumları
Zehirliok Ziyaretçisi
17.11.2012kardeşlerim yazıda herşey açık fakat okuyupta anlamayanlar bence kendi anlamak istemedikleri yada işlerine gelmediği için ilahiyatçımı bunu yazan falan diyolar fakat ters ilişki günah değil sevaptır yazmış olsaydı doğru deyip hak verirdiniz ama bunu unutmayın size hayır günah değil sevaptır diyen bile çıkan olsa sakın kanıp böyle affı olayan bi günaha bile bile girmeyin yapmayın açık konuşucam ortada zaten hak yolu varken bok yolunda ne işiniz var böyle cahillikler yapıp kendinizi yakmayın be kardeşim
Zehirliok Ziyaretçisi
13.10.2012merhaba kadina adetli iken tam anlamiyla cinsel uzvuna tam olarak ilismeden cinsel organinin üzerinde sürtünerek bosalmak ve ellemek harammidir
makuas
17.09.2012bir erkeğin karısı varken kendi kendine boşalması doğrumudur
Zehirliok Ziyaretçisi
01.08.2012dübürden ilişki haramdır adet gününde yani ortada kadının saglıgı ile ilgili bir durum oldugunda kadının göbegi ile diz kapagı arasındaki bölüm dışında sevişebilirsiniz diyor ve ilşki öncesi besmele çekmeyi ve Bismillâh, Allahümme cennibnâ'ş-Şeytâne ve cennibi'ş-Şeytâne mâ-razektenâ" duasını okuması gerekir diyor saygılar sevgiler
süleyman kardeş
07.08.2011benim sorum şu kadının özel günlerinde kocası boşalmak için göğüslerini kullanabilirmi..bu soruya hiçbir sitede cevap bulamadım dahası millet takmış kafayı bir oral sex gidiyor..yani adetli bir kadından kocası helal yoldan hangi usullerle faydalanabilir kadının kocasını eliyle tatmin etmesi göğüslerini kullanması vs diğer yöntemler varsa kaynaklarıyla açıklarmısınız..
keyif
10.08.2011Kaynakları dikkatlice okursanız, kadının cinsel organını göbekten altı ve diz üstünü havlu ile kapatıp istediği gibi boşalabilir..
O kendi keyfine kalmışonuc0bir
11.09.2008peki oral sex hususunda hüküm nedir?
müslüman genç
06.11.2008Kardeşim aklınız fikriniz orada çıkarın şunu aklınızdan
trabezus61
07.08.2008değerli kardeşim.adetli iken kadına yaklaşma haram.evet...orda deniliyor ki,erkek şehvetli iken,şehvetini gidermek için hanımını yanına çağırır ve elleşme yoluyla şehvetini giderir,yada erkek organını hanımına sürterek şehvetini giderebilir.yazıda tam anlamıyla bildiğimiz birleşmeden bahsetilmiyor ki,kaldı ki kadına dübüründen de yaklaşmadan bahsedilmiyor.sen uçmuşsun...kadın adetli iken cinsel birleşme olmadan,tabiki kocasıyla yatabilir,elleşebilir öpüşebilir.
trabezus61
07.08.2008arkadaşımız cinsellik hakkındaki fetvaları okudu,bazı yerlerde tezatlar görmüş ve tavrını ortaya koydu...aynen şöyle diyor;BUNLARI YAZAN BİR İLAHİYATÇI İSE EYVALLAH...aslında ters ilişki,kadının dübüründen olduğunu bu arkadaş biliyor.yazıyı yazanda açıkça beyan etmiş zaten.haramdır demiş...şimdi bu arkadaşımız bu yazıyı yazanın ilahiyatçı olduğunu bilse ve bu ilahiyatçı;kadına dübüründen yaklaşmak doğrudur ve helaldir dese,bu arkadaş,adı gibi emin olduğu bir haramı,helal sayacak.sayın arkadaşım her ilahiyatçıya biz inansaydık kıblemiz batı olurdu...zekeriya hocada ilahiyatçı ama...ben düz lise mezunu olduğum halde,dinimi ondan daha iyi bildiğime eminim.ilahiyatçıya değil doğru olana bak.müslüman uyanık olmalıdır,buyuruyor peygamber efendimiz...ben senin bu yazıyı anlayarak okuduğuna inanmıyorum,senin aklın başka yerde okumuşsun,ilim öğrenmek farzdır,dimi...o zaman öğreneceğin şeyi 10 defa oku tam öğren,inanmak gelmiyorsa içinden,araştır,kalbin neye inandı onu kabullen,hala şüphen varsa etraf hoca dolu,10 kişiye sorsan 7 si aynı cevabı verse doğruyu bulursun.bunuda yapmaktan acizsen kendine acı,başkalarına dua edeceğine kendine dua et o zaman.... belki bana kızacaksın ama,biz müslümanlar neye inanacağımızı bazen şaşırıyoruz,şunu iyi bil ki;ilahiyatçılarda (hepsi için konuşmuyorum)zekeriya hoca gibi çok var aman dikkat edin,
volkan baba
08.06.2007arkadaslar ters iliskiye girilir yazmiyor iyi okuyun hatta hanimin dübürüne yaklasmak hakaret ve serefsizlik oldugunu yaziyor iyi ce okumadan yorum yapmayalim lütfen
muradmehmed
08.06.2007efendim çok güzel yazılmış kim yazmış acaba belirtirseniz çok memnun olacağız çünki muhtelif kitaplardan nakli esas alıp şahsi yoruma asla ve asla başvurulmamış
ankebut-57
23.05.2007(Üstteki yorum yazan kardeşimiz için)
Değerli kardeşim,
Acaba dediğiniz gerçekten doğru mu diye yazıyı baştan sona tekrar okudum. Lakin hiç bir ters durum olmadığı gibi, oldukça güzel izah edilmiş olduğunu gördüm.
Sanırım yazıdan "Kadın adetli iken, kocası onunla cinsel ilişkiye giirebilir." şeklinde bir yanlış anlamada bulunmuşsunuz. Halbuki yazının o kısmını okursanız öyle bir şey yazmıyor. Kadın adetli iken kocası onun dizkapağı-göbek arası her yerinden faydalanıp sevişebilir. Zirâ peygamberimizin böyle yaptığı bilinir.
Ve yazıdaki "arkadan ilişkiye girebilir" sözünü de yanlış anlamışsınız. Çünkü "arkadan ilişki"den kasıt, kadının ön organına arkadan yaklaşmaktır. Kastedilen odur.
Yazıyı yanlış anladığınız tekrar dile getirip, kadına arka organdan yaklaşmanın haramlığını ve bunda bir şüphe olmadığını tekrar hatırlatıyor ve yazıyı daha iyi anlayabilmeniz için tekrar okumanızı istirham ediyorum.
Katılımınız için teşekkürler...
Selam ve duâ ile...Ziyaretci
22.05.2007Bunları yazan eğer bir ilahiyat mezunusu ise eyvallah ancak ilahiyat mezunu değilse ilginç çünkü kadın adetliyken kocasının ona yaklaşması açıkca haramdır ve de ters ilişkiye girmek haramdır burda buna tezat yazılar gördüm ilginçtir.
iSLAMDA EVLiLiK ve AİLE HAYATI
- ÂDET GÖRME (HAYIZ)
- ADET HALİNDE OLAN BİR KADIN ARAFAT VAKFESİNİ YAPABİLİR Mİ?
- ÂDETLE İLGİLİ NADİR KONULAR
- ÂDETLİ İLE SEVİŞME
- ÂDETLİ KARISI İLE CİNSEL İLİŞKİDE BULUNANIN NE YAPMASI GEREKIR?
- ÂDETTE DÜZENSİZLİK
- ÂDETLİ İLE İLGİLİ HÜKÜMLER
- AKRABA İLE EVLENMENİN DİNEN HERHANGİ BİR SAKINCASI VAR MIDIR?
- AMCA-DAYI HANIMLARI VE KAYINVALİDENİN MAHREMLİĞİ
- ANNENİN ÇOCUĞUNU EMZİRME ZORUNLULUĞU
- AVRET KONUSUNDA MUHTELIF KONULAR
- AVRET VE ÖRTÜNME EMRİ
- AVRETE BAKAN GÖZ
- Babanın Erkek Çocuğa Bakma Yükümlülüğünün Şartları
- Başlık Parası
- Başlık Parası Almak,Yada Bunun Yerine Eşya Vermenin Hükmü Nedir
- Başörtüsünün Keyfiyeti
- Bazı kimseler fazla çocuk yapmamak için tedbir alıp,birtakım çarelere başvuruyorlar..Bunun önlemini almak caiz midir?
- Bir çiftin nikahı kıyılmış,yalnız zifaf vaki olmadan evvel harhangi bir sebeble bir talak ile boşanmaları halinde..
- Bir grup genç kız,turistik bir gaye ile,mesela kıbrıs'a gidebilirler mi?İçlerinden birinin yanında hareminin bulunmas�
- Aşk üzere ölen şehit olur mu?
- Bir kadın yalnız olarak yolculuk yapmasi
- Bir kimse baldızıyla veya kardeşinin hanımı ile yolculuk yapar veya yalnız kalabilir mi?
- Bir kimse hanımını boşarsa küçük çocukları kime bırakılacaktır?
- Bir kimse nişanlandığı kızla oturup kalkabilirmi?Nişan,nikah yerine geçermi?
- Bir kimse şehvet ile kayın validesinin elini tutarsa eşi ona ebediyen haram olur diye söyleniyor..
- Boşadığı eşine dönmek
- Boşama (TALAK)
- Boşanma yetkisini hanıma vermek:
- Boşanmada pişmanlık