İSLÂMA HAS BİR ÂİLE TİPİ VAR MIDIR? İSLÂMÎ ÂİLENİN ÖZELLİKLERİ NELERDİR?

Biri diğerinin sonucu olması bakımından aynı şeyleri anlatmış olacakları, ya da birinin cevabı içerisinde diğerininki de bulunacağı için, bu iki soruyu birlikte cevaplamayı uygun görüyoruz.

Bilindiği gibi sosyoloji; tarihi gelişmeler, sosyal ve ekonomik etkiler sebebiyle oluştuğunu ve geliştiğini varsaydığı çeşitli âile tiplerinden söz eder: Klan Aile, Zadruga Ailesi, Pedersahi Aile, Modern Aile ve Modern Aile ya da Çekirdek Aile gibi.

Sosyoloji ile uğraşanlar, Klan Aile tipini en ilkel ve en geniş âile olarak değerlendirir. Bugün için modern âile dedikleri Çekirdek Aile ise, en gelişmiş âile tipi olarak kabul edilir. "Bu gün için " diyorum; çünkü ölçü insan aklı olunca, yarının moderni ve en güzeli elbette daha değişik olacaktır. Zaten Klan Aile tipinden hareketle modernleşme yolunda durmadan küçülen âile,1917 Bolşevik Ihtilâli ile iyice küçültülmüs ve çocuklar da âileden koparılarak âile sadece karı-kocadan oluşur hale indirgenmiş, onların da karşılıklı sorumlulukları azaltılmış ve bağlılıkları âdetâ pamuk ipliği gücüne indirilmiştir. Yani Klan Aile tipi aşırılığının bir ucunu oluşturursa, bu tür bir Çekirdek Aile de diğer ucunu oluşturur denebilir.

Bütün bu âile tiplerine, gerek sosyolojik, gerekse Islâmî açıdan baktığımızda, her birinin bazı âvantajların yanında, bir çok sakıncalarının da olduğunu görürüz. Nitekim karı ile kocaya indirgenen âile tipi, bizzat Rusya'da bile daha 1925'lerde tepki görmüş, nihayet 1940'larda eski haline çevrilmiştir. Fransa gibi bazı batı ülkelerinde bu geri dönüş biraz daha ileri gitmiş ve anne - babayı da, evlere yapılacak ilâve bir bölümün olması şartıyla, âileye dahil etmiştir.

Sözünü ettiğimiz avantajlı yanlar ve sakıncaları burada açıklamaya kalkışmamız, bizi istenen çerçeveden uzaklaştıracağı için, onlara değinmeyecek ve Islâmî âile tipi için; sözkonusu sakıncaları giderici, avantajları ise bünyesinde toplayan bir âile tipi, kısaca Islâmi aile diyecegiz. Mesele ilmi ölçüler içerisinde incelenirse, bu ifadenin aslâ subjektif olmadığı anlaşılacaktır. Islâmi aile tipini ille de bunlardan birine benzetmek gerekirse, bazı batı ülkelerinde geri dönüşte varılan noktadaki modern çekirdek aile, Islâmi olana en yakın olanda denilebilir.

Öyleyse Islâmi olan nasıldır?

Bu soruya en kısa şekilde şöyle cevap verebiliriz: Dayanışmada Klan Aile tipini andırır şekilde -fakat aynısı değil- kalabalık, hattâ "el-Akrap fel-Akrap" formülü ile "âkile" gibi büyük bir cemaat oluşturacak kadar geniş, saygı ve sevgi esasına dayanan, günlük hayatta, yatmada; kalkmada; tek tek herkesin şahsiyetini geliştirmede ve herkesi konumuna· göre sorumlu olma düzeyine yükseltmede çekirdek bir âile tipi. Ne var ki bunun son derece kapalı ve açıklamaya muhtaç bir genelleme olduğu da bilinmelidir.

Diğer yönden, ekonomik dünya görüşlerinin aile tipinin, aile tipinin de konut tipine, mimariye, dolayısıyla şehircilik anlayışına etki edeceği de ayrı bir gerçek, bu yönüyle baktığımızda da Islâmdaki âile dar ve geniş anlamda olmak üzere ikiye ayrılabilir. Dar anlamda çekirdek birim, -küçük çocuk yoksa karı ile kocaya kadar inebilir. Onların "Beyt" anlamında bir barınağı olacağı gibi, yetişmiş çocukların ve anne-babanın da bu anlamda müstakil birer "Beyt"i, ya da konutu bulunacaktır. Bunu Kur'ân-ı Kerim'in Nûr Sûresi ayet 61 den ve Peygamberimizin on yaşına gelmiş çocukların gecelemede birbirlerinden ayrılması emrinden anlıyoruz. Ayrıca Nûr Sûresi 58. ve 59. âyetler de bu konuda bize ışık tutar. Bu bağlamda "beyt" ve "dâr" kelimelerinin taşıdıkları anlamlar da bizim Islâmî âile tipi ve konut şekli hakkında bilgi edinmemize yardımcı olur. "Beyt", müstakil olarak kilitlenebilir, yerine göre küçük konuttur. Bazan bir oda bile "beyt" anlamı taşıyabilir. "Dâr" ise beyt'lerden oluşan âdetâ bir toplu konuttur. Ancak Islâmda âileler arası dayanışma, asabe, âkile, ya da "el-Akrap-Fel-Akrap" formülüne göre zorunlu olduğu için beyt'lerden oluşan toplu konut, yani "dâr" tipinin Islâm mimarisinde, revaklı cami avlularını andıran, bir tek karevî meydana açılan, dışa kapalı bitişik odalar şeklini aldığını görürüz. Bu tip Islâmî mimari, halen bazı doğu ve güneydoğu Anadolu kasaba ve şehirlerinde, Mısır'da; Suriye'de ve Irâk'ta yaşanmaktadır.

Islâmi Aile, Islâm dışı bütün âile tiplerinden farklı, fâkat daha çok modern çekirdek âileye yakın orijinal bir âile tipidir.

Islâmda aile yuvası "harem" (saygın ve kutsi" olarak adlandırılır ve âiledeki her ferdin naslarla çizilmiş bir hürmet hakkı ve görevi vardır. Bu itibarla âilede hürmeti zedeleyen her yol kapalıdır. Karı ile koca müstakil bir beyt'te yaşadığı gibi, hizmetçi ve yetişkin çocukların odaları da ayrıdır. Yetişkin olmayan, fakat karı-koca ilişkilerinden haberdar çocuklar da, anne ve baba ile aynı odada yatamazlar. Ev, mahrem olmayan kadın ve erkeklerin halvetine engel olacak kâdar büyük ve bölmelidir, ya da bu durumda olanlar müstakil evlere ayrılmak zorundadır.

Yaşlılar kendilerine yeterli oldukları sürece yaşarlar. Ancak bakılmaya muhtaç durumda iseler, kanunlarla belirlenmiş sıraya göre yakınları onlara bakmakla yükümlüdür. Bu sadece vicdanlara bırakılmamıştır. Vicdanlar âhiret inancıyla terbiye edilmekle beraber, zorlayıcı kanuni müeyyideler de vardır. Dolayısıyla Islâm Toplumunda Huzur Evi ve Kres denen tecrit kampları yoktur.