Nüşuz/Geçimsizlik
Eşlerin arasına bir husumet girerse ve anlaşamazlarsa, eğer bu husumet iki taraftan veya sadece kocadan gelirse kadının erkeğe gücü yetmediği için iki hakem tayin edilmesi gerekir. O hakemlerden birisi kocanın ailesinden, diğeri ise kadının ailesinden olmalıdır ki, bu iki hakem koca ile karısının arasında geçen hadiseleri tedkik etsinler. Eğer eşler barışmak isterlerse, ara-larındaki anlaşmazlık noktasını bulup düzeltsinler. Böyle bir niyet olduğu takdirde Allah Teâlâ aralarını düzeltir. Hz. Ömer (r.a) anlaşamayan bir çiftin arasını bulmak için bir hakem gönderdi. O hakem onların aralarını ıslah etmemişti. Bu manzara karşısında kalan Hz. Ömer (r.a) hakemi kamçıladı ve seyyie dedi:
Allah şöyle buyurmaktadır:
Eğer karı kocanın arasının açılmasından endişeye düşerseniz bir hakem erkeğin ailesinden ve bir hakem de kadının ailesinden tayin edin. Bu hakemler gerçekten barıştırmak isterlerse, Allah onların arasını bulur.
(Nisa/35)
Bunun üzerine hakem seçilen kişi geri gitti. Niyetini güzelleştirdi. Eşlere şefkat gösterdi ve böylece aralarını düzeltti. Eğer geçimsizlik sadece kadından geliyorsa, o zaman erkekler kadınlar üzerinde velâyet sâhibidirler. Erkeğin onu edeplendirmesi ve cebren onu itâata zorlaması hakkıdır. Böylece kadın namazı terkettiği zaman da, erkek onu cebren namaz kılmaya zorlayabilir. Fakat erkek bu yollara başvurduğu zaman doğrudan hareket etmemelidir. Onu düzeltmek için tedricî olarak hareket etmelidir. Önce nasihat etmeli, kendisini Allah'ın azabından sakmdırmalıdır. Eğer bu şekildeki nasihati fayda vermezse, yatakta ona sırtını çevirmeli veya yatağı terketmelidir. Evde beraber kaldıkları halde bir geceden üç geceye kadar onu terketmelidir. Eğer bu da fayda vermezse, onda yara ve bere izi bırakmayacak şekilde onu dövmelidir. Canını acıtmak fakat herhangi bir yerini kırmamak ve kan akıtmamalıdır. Dövdüğü zaman, yüzüne vurmamalıdır. Zira yüze vurmak yasaklanmıştır. Hz. Peygamber'e 'Kadının erkek üzerindeki hakkı nedir?' diye sorulduğunda şöyle cevap vermiştir:
Yediği zaman ona yedirmek, giydiği zaman da ona giydirmek, yüzüne karşı kendisine küfretmemek. Kendisine ancak yarabere açmayacak bir şekilde vurmak. Kendisini, sadece yatakta muhalefet ettiğinden dolayı
terketmek.127
Erkek, hanımına kızabilir. Dinî emirlerin herhangi birinde kendisine muhalefet ettiğinden dolayı, on gün, yirmi gün veya bir aya kadar kendisini terkedebilir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a) zevcesi Cahş'ın kızı Zeyneb validemize bir hediye gönderip, Zeyneb hediyesini geri çevirdiğinde Rasûlullah'ın hücresinde bulunduğu diğer bir zevcesi, Rasûlullah'a şöyle dedi: "Zeyneb senin hediyeni kabul etmediğinden ötürü, seni zelîl edip küçülttü'. Bunun üzerine Rasûlullah zevcelerine hitâben şöyle dedi:
Sizin beni küçültmeniz Allah'ın tahkir ve küçültmesinden ehvendir.
Bu sözünü söyledikten sonra bütün hanımlarından bir ay ayrı kaldı. Kızgınlığı geçtikten sonra onlara geri döndü.128
125) Müslim ve Buhârî
126) İbn Adiy, el-Kâmil
127) Ebu Dâvud, Nesâî ve İbn Mâce
128) İbn Cevzî, el-Vefak, (senedsiz olarak).Müslim ve Buhârî de, Hz. Peygamber'in hanımlarına kızdığı için bir ay odalarına girmeyeceğine dair yemin ettiğini Hz. Ömer'den naklederler.
Allah şöyle buyurmaktadır:
Eğer karı kocanın arasının açılmasından endişeye düşerseniz bir hakem erkeğin ailesinden ve bir hakem de kadının ailesinden tayin edin. Bu hakemler gerçekten barıştırmak isterlerse, Allah onların arasını bulur.
(Nisa/35)
Bunun üzerine hakem seçilen kişi geri gitti. Niyetini güzelleştirdi. Eşlere şefkat gösterdi ve böylece aralarını düzeltti. Eğer geçimsizlik sadece kadından geliyorsa, o zaman erkekler kadınlar üzerinde velâyet sâhibidirler. Erkeğin onu edeplendirmesi ve cebren onu itâata zorlaması hakkıdır. Böylece kadın namazı terkettiği zaman da, erkek onu cebren namaz kılmaya zorlayabilir. Fakat erkek bu yollara başvurduğu zaman doğrudan hareket etmemelidir. Onu düzeltmek için tedricî olarak hareket etmelidir. Önce nasihat etmeli, kendisini Allah'ın azabından sakmdırmalıdır. Eğer bu şekildeki nasihati fayda vermezse, yatakta ona sırtını çevirmeli veya yatağı terketmelidir. Evde beraber kaldıkları halde bir geceden üç geceye kadar onu terketmelidir. Eğer bu da fayda vermezse, onda yara ve bere izi bırakmayacak şekilde onu dövmelidir. Canını acıtmak fakat herhangi bir yerini kırmamak ve kan akıtmamalıdır. Dövdüğü zaman, yüzüne vurmamalıdır. Zira yüze vurmak yasaklanmıştır. Hz. Peygamber'e 'Kadının erkek üzerindeki hakkı nedir?' diye sorulduğunda şöyle cevap vermiştir:
Yediği zaman ona yedirmek, giydiği zaman da ona giydirmek, yüzüne karşı kendisine küfretmemek. Kendisine ancak yarabere açmayacak bir şekilde vurmak. Kendisini, sadece yatakta muhalefet ettiğinden dolayı
terketmek.127
Erkek, hanımına kızabilir. Dinî emirlerin herhangi birinde kendisine muhalefet ettiğinden dolayı, on gün, yirmi gün veya bir aya kadar kendisini terkedebilir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a) zevcesi Cahş'ın kızı Zeyneb validemize bir hediye gönderip, Zeyneb hediyesini geri çevirdiğinde Rasûlullah'ın hücresinde bulunduğu diğer bir zevcesi, Rasûlullah'a şöyle dedi: "Zeyneb senin hediyeni kabul etmediğinden ötürü, seni zelîl edip küçülttü'. Bunun üzerine Rasûlullah zevcelerine hitâben şöyle dedi:
Sizin beni küçültmeniz Allah'ın tahkir ve küçültmesinden ehvendir.
Bu sözünü söyledikten sonra bütün hanımlarından bir ay ayrı kaldı. Kızgınlığı geçtikten sonra onlara geri döndü.128
125) Müslim ve Buhârî
126) İbn Adiy, el-Kâmil
127) Ebu Dâvud, Nesâî ve İbn Mâce
128) İbn Cevzî, el-Vefak, (senedsiz olarak).Müslim ve Buhârî de, Hz. Peygamber'in hanımlarına kızdığı için bir ay odalarına girmeyeceğine dair yemin ettiğini Hz. Ömer'den naklederler.
Nikahin Adablari
- Giriş
- Nikâha Teşvik ve Nikâhtan Sakındırma
- Nikâhı Teşvik
- Nikâhtan Sakındırmak
- Nikâhın Faydaları
- Nikâhın Âfetleri
- Nikâh Akdinde ve Nikâh Yapanlar Arasında Riayet Edilmesi Gereken Âdâb
- Karı Koca Arasındaki Adâb-ı Muâşeret ve Nikâhın Devâmını Sağlayacak Hususlar
- Muâşeret
- Duâbe
- Siyaset
- Gayret (Kıskançlık)
- Nafaka
- Tâlim
- Taksim
- Nüşuz/Geçimsizlik
- Vika
- Vilâdet
- Talâk