Bazı Önemli Hâdiselerin Vukûu Ânında Vârid Olan

Sabahleyin ezânı dinlediğin zaman, müezzine karşılık vermek senin için müstehabdır. Nitekim bu durumu daha önce de belirtmiştik. Yine daha önce tuvalete girerken, çıkarken ve abdest alırken okunması gereken duaları Tahâret bölümünde zikretmiştik. O halde mescide gitmek için evden çıktığın zaman şöyle demelisin:

Ey Allahım! Kalbime nûr, dilime nûr, kulağıma nûr, gözüme nûr, arkama nûr, önüme nûr, üstüme nûr ihsan et. Ey Allahım! Bana nûr ver!135

Şu duayı da oku:
Ey Allahım! Senden isteyenlerin aşkına ve sana doğru attığım adımların hürmetine senden isterim. Çünkü ben evimden şımarıklık, zulüm, riyâkârlık ve gösteriş için çıkmış değilim. Senin öfkenden korunmak için, senin rızânı elde etme gayesiyle çıktım. Bu bakımdan senden dileğim, beni ateşten kurtarman, günahlarımı affetmendir. Çünkü günâhları senden başka affeden yoktur.136

Evden herhangi bir ihtiyaç için çıktığın takdirde şu duayı oku:
Allah'ın ismiyle başlarım! Ey rabbim! Zulmetmekten, zulme uğramaktan, cahillikte bulunmaktan veya herhangi bir cahilin tecâvüzüne mâruz kalmaktan sana sığınırım. Rahmân ve rahîm olan Allah'ın ismiyle başlarım. Günahtan dönüş ve ibâdete yöneliş ancak büyük ve yüce olan Allah'ın kuvvet ve kudretiyle olur. Allah'ın ismiyle başlar ve sadece Allah'a güvenirim.137

Mescidin kapısına varıp içeri girmek istediğin zaman şu duayı oku:
Ey Allahım! Hz. Muhammed'e (s.a), âline salât ve selâm eyle ve onları her türlü kötülükten emin kıl. Ey Allahım! Benim bütün günâhımı bana bağışla ve rahmet kapılarını bana aç!138

Câmiye girerken sağ ayağını önce at. Eğer camide alışveriş yapan birisini görürsen ona şöyle de: 'Allah senin ticaretini kârlı kılmasın!' Câmide kaybolan malı hakkında konuşan birisini görürsen Rasûlullah ona şöyle demeyi emretti: 'Allah o kaybolan malını sana iade etmesin'.139

Hz. Peygamber (s.a) 'Sabah namazının iki rek'atını kıldığın zaman şu duayı oku' diye buyurmuştur:140 'Allah'ın ismiyle başlarım! Ey Allahım! Senden, kalbimin hidâyetine vesile olacak bir rahmet talep ediyorum'. Daha önce İbn Abbas'tan, onun da Rasûlullah'tan rivayet buyurduğu gibi duayı sonuna kadar oku!141

Rükûa vardığın zaman şu duayı oku:
Ey Allahım! Senin için rükûa vardım. Senden korktum. Sana iman ettim ve yine senin için müslüman oldum. Sana tevekkül ettim. Rabbim sensin. Kulağım, gözüm, iliğim, kemiğim, damarım ve ayaklarımın karar bulmasının sebebi olan kuvvet ve kudretim âlemlerin rabbi olan Allah içindir.142

İstersen şu duayı da okuyabilirsin: (Üç defa) 'Azim olan rabbim, her türlü eksikliklerden münezzehtir'. Veya 'Sübbûhun, kuddusûn, rabb'ul-melâiketi ve'rruh'143 duasını da oku.

Başını rükûdan kaldırırken şöyle de:
Allah kendisine hamdedenin hamdini kabul eder. Ey rabbimiz! Göklerin, yerin ve onlardan başka dilediğin herşeyin dolusu kadar hamd sana mahsustur. Ey senâ ve mecdin ehli olan Allah, hepimiz sana kul olduğumuz hâlde kulun en güzel söylediği söz şudur: Senin vermene hiç kimse mâni olamaz. Senin menettiğini de hiç kimse veremez. Senin yanında servet sâhibine serveti hiç de fayda vermez.144

Secdeye vardığın zaman şu duayı oku:
Ey Allahım! Sana secde ettim. Sana inandım. Sana teslim oldum. Yüzüm kendisini yaratan, şekillendiren, kulağını delen, gözünü açan rabbine secde etti. Yaratanların en güzeli olan Allah! Bütün eksikliklerden münezzehtir.

Ey Allahım! Karartım ve hayâlim sana secde etti. Kalbim sana inandı. Bana vermiş olduğun nimetlerini itiraf ediyo-rum. Günahkâr olduğumu da itiraf ediyorum. İşte nefsime yapmış olduğum zulüm! Beni bağışla, çünkü senden başka günâhları bağışlayıcı yoktur!145

Veya şöyle de: 'En yüce olan rabbim, her türlü eksiklikten uzaktır'.146 Bu duayı üç defa tekrar etmelisin.

Namazı bitirdiğin zaman şöyle dua et:
Yârabbi! Selâm sensin, selâm sendendir. Ey ikrâm ve celâl sahibi! Sen müşriklerin dediğinden münezzehsin!147

Daha önce zikrettiğimiz diğer dualarla da dua edebilirsin. Meclisten kalktığın ve o mecliste yapmış olduğun fuzuli konuşma
ve hareketlerin kefareti olsun diye,

bir dua okumak istediğinde şöyle de:
Ey Allahım! Seni müşriklerin dediğinden tenzih ederim. Senin hamdine bürünürüm. Senden başka ilah olmadığına şahidlik ederim. Senden mağfiret talep edip, senin kapına yönelirim. Ben kötülük işledim. Nefsime zulmettim. Bu bakımdan beni bağışla. Çünkü günâhları ancak sen bağışlarsın.148

Çarşıya girdiğin zaman şu duayı oku:
Allah'tan başka ilah yok. Allah birdir. O'nun ortağı yoktur. Mülk O'nundur. Hamd O'nundur. O, diriltir ve öldürür. Ölümsüz diri ancak O'dur. Hayr O'nun elindedir. O herşeye kâdirdir!149

Devamla şöyle de:
Allah'ın ismiyle başlarım.
Ey Allahım! Bu çarşının ve bu çarşıda bulunanların hayrını senden isterim.

Ey Allahım! Bu çarşı ve bu çarşıda bulunanların şerrinden sana sığınırım.

Ey Allahım! Yalan yere yemin etmekten veya maddî ve manevî zarar getiren bir alış veriş yapmaktan sana sığınırım!150

Eğer borclu isen şu duayı oku:
Ey Allahım! Beni helâlinle haramından ve faziletinle başkasından müstağni kıl!151

Yeni elbise giydiğin zaman şu duayı oku:
Ey Allahım! Bana bu elbiseyi giydirdin. Hamd sana mahsustur. Bu elbisenin hayrını ve bu elbise niçin yapılmışsa onun da hayrını senden isterim. Bu elbisenin şerrinden ve niçin yapılmışsa onun şerrinden de sana sığınırım!152

Sevmediğin, uğursuz birşeyi gördüğün zaman şu duayı oku:
Ey Allahım! Sevapları senden başkası getiremez. Günahları da senden başkası götüremez. Günâhlardan dönüş ve ibâdete yöneliş ancak Allah'ın kudretiyle mümkündür.153

Hilâli gördüğün zaman şu duayı oku:
Ey Allahım! Emniyetle, imanla, iyilikle, selâmetle, İslâm'la, râzı olduğuna ve sevdiğine muvaffak kılmakla ve seni öfkelendiren nesnelerden korumak ile bu Ay'ı üzerimizden geçir. (Ey Ay!) Benim ve senin rabbimiz Allah'tır!154

Şu duayı da okuyabilirsin:
Hayr ve rüşd hilâlidir bu hilâl... (Ey Hilâl!) Seni yaratana iman ettim. Ey Allahım! Bu ay'ın ve kaderin hayrını senden isterim. Haşr gününün şerrinden sana sığınırım.155

Bu duadan önce üç defa 'tekbir' getirmelisin. Rüzgâr eserken şöyle demelisin:
Ey Allahım! Bu esen rüzgârın hayrını ve bunun içindekilerin hayrını ve bu rüzgar ne ile gönderilmişse onun hayrını senden isterim. Bu rüzgârın şerrinden, içindekilerin şerrinden ve bu rüzgâr ne ile gönderilmişse onun şerrinden sana sığınırım!156

Sana herhangi bir müslümanın vefat ettiği haberi geldiği zaman şu ayetleri okumalısın:

Biz Allah'ın kuluyuz ve (öldükten sonra da) yine ona döneceğiz.
(Bakara/156)

Muhakkak biz dönüp rabbimize varacağız! (Zuhruf/14)

Sonra şöyle demelisin:
Ey Allahım! Onu iyiler zümresine kaydet. Onun defterini 'İlliyyin'de kıl. Onun zürriyetini kalanlardan kıl!

Ey Allahım! Bizi onun ecrinden mahrum etme. Ondan sonra fitneye uğratma. Bize ve ona günahlarımızı bağışla!157
Sadaka verdiğin zaman şöyle demelisin:

Ey rabbimiz! Bizden (bu hayırlı işi) kabul et. Muhakkak, sen (duamızı) işitici, (niyetimizi) bilicisin.
(Bakara/127)

Zarar ettiğin zaman da şöyle de:
Umulur ki rabbimiz bize onun yerine daha hayırlısını verir. Muhakkak biz rabbimizden hayır isteyenleriz.
(Kalem/32)

Herhangi bir işe başladığın zaman şöyle demelisin:
Ey rabbimiz! Bize, tarafından bir rahmet ihsan buyur ve işimizde bize bir başarı hazırla. (Kehf/10)

Ey rabbim! Benim göğsüme genişlik ver. Benim için işimi kolaylaştır.(Tâhâ/25-26)

Göklere baktığın zaman şu ayeti oku:
Ey rabbimiz! Sen bunları boşuna yaratmadın. Sen bâtıl şey yaratmaktan münezzehsin. Artık bizi cehennem ateşinden koru.
(Âlu İmran/191)

Ne yücedir o Allah ki, gökte burçları (gezegenleri) yaratmıştır ve içerisine bir kandil (güneş), bir de nûrlu ay koymuştur. (Furkan /61)

Gök gürültüsünü dinlediğin zaman şu duayı oku:
Gök gürültüsünün hamd ile, meleklerin de korkusundan tesbih ettiği Allah, her türlü eksikliklerden münezzehtir.158

Şimşeklerin çaktığını gördüğün zaman şöyle de:
Ey Allahım! Bizleri gazabınla öldürme. Azabınla bizi helâk etme. Bundan önce bize âfiyet ihsan buyur.159 Bu duayı Kâ'b söylemiştir.

Yağmur yağdığı zaman şöylede:
Ey Allahım! Bereketli bir su ve faydalı bir yağmur olsun. Ey Allahım! Bu yağmuru 'rahmet yağmuru' kıl. Azap yağmuru kılma!160

Öfkelendiğin zaman şöyle de:
Ey Allahım! Günâhımı affeyle. Kalbimin öfkesini gider. Beni, rahmetinden kovulmuş şeytanın şerrinden koru!161

Bir topluluktan korktuğun zaman şu duayı oku:
Ey Allahım! Onları sana havale eder ve onların şerrinden sana sığınırız!162

Savaşa gittiğin zaman şu duayı oku:
Ey Allahım! Benim güvendiğim ve yardımcım ancak sensin. Sana sığınarak düşmanıma karşı savaşıyorum.163

Kulağın çınladığı zaman, Hz. Peygamber'e salât ve selâm getir ve şöyle de:
Beni hayır ile yâd edeni, Allah yâd eylesin!164 Duânın kabul edildiğini gördüğün zaman şöyle de:
Hamd, izzet ve celâliyle iyi işlerin tamamlanmasına vesile olan Allah'a mahsustur.165

Duânın kabul edilmesinin geciktiğini görürsen de ki:
Her hâl ü kârda hamd Allah'a mahsustur!

Akşam ezânını işittiğinde şu duayı oku:
Ey Allahım! Gecenin gelişi ve gündüzün gidişi, sana davet edenin sesi namaza hazırlanma zamanıdır. Senden dileğim, beni bağışlamandır!166

Herhangi bir üzüntüye kapıldığında şöyle de:
Ey Allahım! Ben kulunum! Erkek ve dişi kullarının oğluyum. Perçemim kudretindedir. Benim hakkımdaki hükmün geçerlidir. Benim hakkımdaki hükmün âdildir. Zâtına isim olarak seçtiğin veya kitabında inzâl buyurduğun veya kullarından herhangi birisine öğrettiğin veya nezdindeki İlmi gaybda kendi zâtına tahsis ettiğin ismin hürmetine sığınarak, senden Kur'an'ı, kalbimin baharı, göğsümün nuru, üzüntümün cilâsı, hüznümün gidericisi ve kaygımın silicisi kılmanı senden isterim.167

Hz. Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur:
Herhangi bir müslümana bir üzüntü isabet eder ve o da bu duayı okursa Allah Teâlâ muhakkak onun üzüntüsünü giderir ve o üzüntünün yerini ferahlık ve sevinçle doldurur.

Bunun üzerine Hz. Peygamber'e sorulur: 'Ey Allah'ın Rasûlü! Bu duayı biz de öğrenmeyelim mi?' Resulûllah da şöyle der: 'Evet, bu duayı herkes öğrenmelidir'.
Kendinde veya başkasının bedeninde herhangi bir acı olduğu zaman, Hz. Peygamber'in mübârek rukyesiyle rukye et. Çünkü Hz. Peygamber, çıbandan veya yaradan (ağrıdan) şikâyetçi olanın bedenine, önce şehadet parmağını koyar ve sonra şöyle derdi:
Allah'ın ismiyle şifâ isterim. Yeryüzünün toprağı hangimizin nefesiyle veya tükürüğü ile birleşirse rabbimizin izniyle hastamıza şifâ bahşedilir.168

Bedeninde hastalık hissettiğin zaman elini acıyan yere koy ve şöyle de:
Üç defa 'Bismillâh', yedi defa da 'Allah'ın izzet ve kudretine sığınarak bedenimde hissettiğim hastalığın şerrinden korunur ve sakınırım' de!169

Herhangi bir üzüntü sana isabet ettiği zaman şöyle de:
Halîm ve aliyy olan Allah'tan başka ilah yoktur. Büyük arşın sahibi Allah'tan başka ilah yoktur. Yedi kat göğün ve keremli arşın sahibi Allah'tan başka ilah yoktur.170

Uyumak istediğin zaman, önce abdest al, sonra sağ kolunun üzerinde yüzünü kıbleye çevirerek uzan. Uzandıktan sonra, otuzdört defa tekbir (Allahü Ekber), otuzüç defa tesbih (Subhânallah) ve otuzüç defa tahmid (Elhamdulillâh) de.
Bunu dedikten sonra şöyle devam et:
Ey Allahım! Ben öfkenden rızâna, cezandan affına, senden sana sığınırım.

Ey Allahım! Sana yapılması gereken senâyı yapmaya çalışsam dahi senin yaptığın gibi yapmaya gücüm yetmez.

Ey Allahım! Senin isminle yaşar ve onunla ölürüm.

Ey Allahım! Göklerin ve yerin ve her şeyin rabbi, pâdişahı, tanenin ve çekirdeğin yaratıcısı, Tevrat, İncil ve Kur'an'ın göndericisi, her şer sahibinin şerrinden ve perçemi kudretinde olan her yürüyen canlının şerrinden sana sığınırım. Evvel sensin, senden daha önce birşey yoktur. Âhir de sensin. Senden sonra da birşey yoktur. Zâhir sensin, senin üstünde birşey yoktur. Bâtın sensin, senin önünde birşey yoktur. Borcumu edâ et. Beni fakirlikten zengin kıl.

Ey Allahım! Nefsimi yaratan sensin, onu öldüren de sensin Ölümüm ve dirilişim senindir.

Ey Allahım! Eğer canımı alırsan beni bağışla. Eğer sağ bırakırsan beni koru.

Ey Allahım! Dünya ve âhirette senden âfiyet dilerim. Ey rabbim! Senin ismine sığınarak yanımı yere koyuyorum. Benim günâhımı bana bağışla.

Ey Allahım! Kullarını bir araya topladığın günde beni azabından koru!

Ey Allahım! Nefsimi sana teslim ettim. Yüzümü sana çevirdim. İşimi senin kuvvetine havâle ettim. Sırtımı sana dayadım. Senin rahmetini ister, azabından korkarak sana sığınırım. Senden kurtuluş ve sığınış, ancak yine sana olur. İndirdiğin kitabına ve gönderdiğin peygamberine iman ettim!171

Bu dua senin için duanın en sonuncusu olsun. Çünkü Hz. Peygamber (s.a) böyle emretmiştir ve bu duayı okumadan önce kişi şöyle demelidir:
Ey Allahım! Sence en sevimli bulunan saatte beni uyandır. Senin nezdinde en sevimli bulunan amellerde beni çalıştır. Sana mânen yaklaşmayı nasip eyle. Öfkenden beni uzaklaştır. Senden istiyorum, sen bana ver. Senden bağışlanma diliyorum, beni bağışla. Sana dua ediyorum, duamı kabul eyle!172

Sabah ezanında, uykudan uyandığında şöyle de:
Hamd, bizi öldürdükten sonra dirilten Allah'a mahsustur. Ölümden sonra dirilip haşrolmak onun huzurunda cereyan eder. Biz sabahladık. Mülk de Allah'ın olduğu halde sabahladı. Azamet ve saltanat Allah'ındır. İzzet ve kudret Allah'ındır. Biz İslâm fıtratı, ihlas kelimesi ve efendimiz Muhammed'in dini üzerine sabahladık. Her türlü küfürden ve isyandan dönerek Hz. İbrahim'in dini üzerine sabahladık ve Hz. İbrahim müşriklerden değildi.

Ey Allahım! Seninle sabahladık, seninle akşamladık. Seninle yaşıyoruz, seninle ölüyoruz ve dönüşlerimiz sanadır.

Ey Allahım! Bizi bugün de her hayra göndermeni diliyorum. Bugün de herhangi, bir kötülük yapmaktan veya herhangi bir kötülüğe bulaşmaktan sana sığınıyoruz. Çünkü sen Kur'an'da şöyle buyurdun: 'O'dur ki, sizleri geceleyin uyutarak ölü gibi yapıyor. Gündüz de yaptığınız işleri biliyor. Sonra takdir edilen ömür tamamlansın diye sizi gündüz uyandırıyor. Nihayet dönüşünüz O'nadır. Sonra O, dünyada yapmış olduğunuz işleri size haber verecektir'. (En'am/60)

Ey Allahım! Ey sabahı yaratan! Geceyi sükûnet yeri kılan! Güneş ve ay'ı 'hesab' (ve takvim başı) yapan! Bugünün hayrını ve bugünde olanların hayrını senden isterim. Onun ve ondakilerin şerrinden sana sığınırım. Allah'ın ismiyle, Allah ne dilerse (o olacaktır). Allah'ın kuvvetinden başka kuvvet yoktur. Allah ne dilerse (o olacaktır). Her nimet Allah'tandır. Allah ne dilerse ( o olacaktır). Hayrın tamamı onun kudretindedir. Allah ne dilerse ( o olacaktır). İnsandan kötülüğü sadece Allah giderir. Rab olarak Allah'a, din olarak İslâm'a, peygamber olarak Hz. Muhammed'e râzı oldum, 'Ey rabbimiz! Ancak sana tevek-kül ettik, sana ibâdete koyulduk ve yalnız sanadır dönüş'. (Mümtehine/4) 173

Kişi akşamladığı zaman aynı duayı okumalıdır. Sadece 'sabahladık' yerine 'akşamladık' ibaresini kullanıp, şöyle demelidir:
Allah'ın tastamam kelimelerine ve bütün isimlerine sığınarak bizi yarattığının ve yoktan var ettiğinin şerrinden korumasını dileriz. Her şerlinin şerrinden de ve perçemi senin kudretinde bulunan her canlının şerrinden de sana sığınırım ey Allahım! Muhakkak benim rabbimin gösterdiği yol doğrudur!.174

Kişi aynaya baktığı zaman şu duayı okumalıdır:
Benim yaradılışımı tanzim edip dosdoğru bir intizama sokan, yüzümün şeklini şerefli yapıp güzellik veren ve beni müslümanlardan kılan Allah'a hamdolsun.175

Bir hizmetçiyi veya köleyi veya herhangi bir hayvanı satın aldığın zaman perçeminden tutarak şu duayı oku:
Allahım! Zât-ı ulûhiyyetinden bu satın aldığımın hayrını ve üzerinde yaratılmış olduğu ahlâkların hayrını talep ederim.
Bunun şerrinden ve ahlâklarının şerrinden de sana sığınırım!176

Evlenmekten ötürü herhangi bir kimseyi tebrik ettiğin zaman şöyle demelisin:
Allah bereketini sende ve senin üzerinde kılsın. İkinizin arasını hayırla bulup sizi birleştirsin!177

Borcunu alacaklıya verdiğin zaman ona şöyle demelisin:
Allah Teâlâ ehlinde ve malında senin için bereket ihsân etsin.

Nitekim Hz. Peygamber (s.a) 'Borcunun karşılığı onu zamanında ödeyip sahibine teşekkür etmektir' buyurmuştur.178

Bu dualar öyle dualardır ki, Allah'ın rızasını kazanmak isteyen bir kimse bunları ezberlemelidir. Bunların dışında kalan sefer, namaz ve abdest dualarını daha önce Hac, Namaz ve Taharet bölümlerinde zikretmiştik.

135) Müslim ve Buharî, (İbn Abbas'tan)
136) İbn Mâce, (Ebu Said el-Hudrî'den hasen bir senedle)
137) İbn Mâce, (Ebu Hüreyre'den)
138) İbn Mâce, (Ebu Hüreyre'den)
139) Tirmizî ve İbn Mâce (Hz. Fâtıma'dan)
140) Müslim, (Ebu Hüreyre'den)
141) Müslim, (Hz. Ali'den)
142) Ebû Dâvud, Tirmizî ve İbn Mâce, (İbn Mes'ud'dan)
143) Müslim, (Hz. Aişe'den)
144) Müslim, (Ebu Said el-Hudrî ve İbn Abbas'tan)
145) Müslim, (Hz. Ali'den)
146) Ebu Dâvud, Tirmizî ve İbn Mâce, (İbn Mes'ud'dan münkatı olarak)
147) Müslim, Sevban'dan)
148) Nesâî, (Râfi b. Hadîc'den hasen bir senedle)
149) Tirmizî, (Hz. Ömer'den garib olarak). Hâkim'e göre sahih'tir.
150) Hâkim, (Büreyde'den)
151) Tirmizî, (hasen ve garib olarak); Hâkim, (Hz. Ali'den sahih olarak)
152) Tirmizî, (hasen ve garib olarak); Hâkim, (Hz. Ali'den sahih olarak)
153) İbn Ebî Şeybe, Ebu Nuaym ve Beyhâki, (Urve b. Amir'den mürsel olarak)
154) Dârimî, (İbn Ömer'den); Tirmizî, (Talha b. Ebî Ubeydullah'dan)
155) Ebu Dâvud, (Katâde'den mürsel olarak)
156) İbn Ebî Şeybe ve İmam Ahmed , (Ubâde b. Sâmit'ten)
157) İbn Sinnî ve İbn Hibban, (Ümmü Seleme'den)
158) İmam Mâlik, Muvatta, (Abdullah b. Zübeyr'den mevkuf olarak)
159) Tirmizî ve Nesâî, (İbn Ömer'den, garib olarak)
160) İbn Mâce ve Nesâî, (sahih bir senedle )
161) Nesâî, (Said b. Müseyyeb'den mürsel olarak)
162) İbn Sinnî, (Hz. Âişe'den zayıf bir senedle)
163) Ebu Dâvud ve Nesâî, (Ebu Musa'dan sahih bir senedle)
164) Taberânî, İbn Adiy ve İbn Sinnî, (Ebu Râfi'den zayıf bir senedle)
165) Daha önce geçmişti.
166) Tirmizî ve Ebu Dâvud, (garib olarak); Hâkim, (Ümmü Seleme'den son cümlesi hariç)
167) İmam Ahmed, İbn Hibban ve Hâkim, (İbn Mes'ud'dan)
168) Müslim ve Buharî, (Hz. Âişe'den). Allah'ın Rasûlü hastaya bu duayı okurdu. Önce parmağını, tükürüğü ile ıslatır, sonra toprağa sürüp hastanın acıyan yerine sürerdi. Bu durum bir peygambere lâyık bir durumdur. Esrârı çözülmez bir hikmettir.
169) Müslim, (Osman b. Ebi'l-As'dan)
170) Müslim ve Buharî, (İbn Abbas'dan)
171) Müslim, Buharî, Nesâî, Tirmizî ve Deylemî
172) İbn Ebî Dünya, (zayıf bir senedle)
173) İbn Adiy, el-Kâmil, (İbn Abbas'tan)
174) Ebu Şeyh, (Abdurrahman b. Avf tan)
175) Taberânî ve İbn Sinnî, (Enes'ten zayıf bir senedle)
176) Ebu Dâvud ve İbn Mâce, (Amr İbn Şuayb'dan ceyyid bir senedle)
177) Ebu Dâvud, Tirnıizî ve İbn Mâce, (Ebu Hüreyre'den hasen ve sahih bir senedle)
178) Nesâi, (Abdullah b. Ebî Rebi'a'dan