Amel

Tebliğde Üslup

‘Konuşma’ insanın karakterini ortaya koyan en önemli özelliklerden biridir. İnsanlar fikir, düşünce ve inançlarını konuşarak ifade ederler.
İnsan konuşmalarıyla kendisini deşifre eder. Kişinin iyi niyetli, samimi, candan olduğu ya da iki yüzlü, art niyetli olduğu konuşmalarından ve üslubundan rahatlıkla anlaşılır. Allah, Kuran’da konuşma üslubunun kişiyi tanıtıcı bir özellik olduğunu şu şekilde bildirmiştir:

Helal Lokma = Hayırlı Amel

Rabbimiz,Mü'minin suresinin 51. Ayeti Kerimesinde şöyle buyurur :

"Ey peygamberler! Temiz şeylerden yiyiniz ve iyi ameller işleyiniz. Doğrusu ben, sizin yaptığınız şeyleri tamamen bilirim."

Maide suresinin 88. Ayeti Kerimesinde ise şöyle buyurur:

"Allah’ın size rızık olarak verdiklerinden helâl, iyi ve temiz olarak yiyin ve kendisine inanmakta olduğunuz Allah’a karşı gelmekten sakının"

Ve Bakara suresi 57. Ayeti Kerimede Şöyle buyurur :

Hayat Tesadüf Değildir

Hayat Tesadüf Değildir
Dünyaya bir daha mı geleceğim mantığı ile hareket edip gününü gün eden, gezmeyi, eğlenmeyi, kurallara uymadan özgürce yaşamayı hayatın amacı haline getiren insanlara mutlaka rastlamışsınızdır. Hatta belki sizde böyle düşünenlerdensiniz…
Ölümün bir yok oluş olduğunu, ölümden sonra başka bir hayat olmadığını düşünmek insanı sadece bu dünya için yaşamaya yönelten büyük bir yanılgıdır.
Evrim Teorisine Göre…

Allah Resulü (s.a.v.) Gözyaşlarını Tutamamıştı

Cahiliye Dönemide ...Kız Çocuklarının Dramı


Bir gün bir sahabi, Allah Resûlü'nün huzuruna gelerek cahiliyeye ait bu canavarlığı şöyle dile getirmişti:

"Yâ Resûlallah! Biz cahiliye devrinde kız çocuklarımızı diri diri gömerdik. Benim de bir kız çocuğum vardı. Annesine, 'Bunu giydir, dayısına götüreceğim.' dedim.

Cenazesine 70.000 meleğin iştirak ettiği Sa´d b. Muaz (r.a.)

Ebu Saîd el-Hudrî der ki:

"Bakiyy kabristanında Sa´d b. Muaz´ın kabrini kazanlar arasında ben de bulunuyordum. Kabri kazdığımız müddetçe, toprağın her damlasından, üzerimize misk püskürülüyordu! Resûlullah Aleyhisselam da, başucumuzda bulunuyordu."
"Kazı işinden boşalınca, kabrin yanına su ve kerpiç hazırladık. Kabri, Akıl b. Ebu Talib´in evinin yanında kazdık. Bakiyy kabristanının halk ile dolduğunu gördüm ."

Hak Yolun Esasları

Hicri 13. asrın müceddidi olarak bilinen Nakşibendî yolunun büyüklerinden Mevlâna Halid Bağdadî k.s. bu yolun esaslarını, edeplerini şöyle açıklar:

“Tasavvuf yolunun, özellikle Nakşibendî yolu edeplerinin en önemlileri şunlardır:

• Dinin hükümlerine yapışmak,

• Zorlukta ve darlıkta sabırlı olmak,

• Bollukta ve sevinçte çokça şükretmek,

• Sünnet-i Seniyye’ye yapışıp bid’atlerden sakınmak,

• Kırık kalp ile Allah Tealâ’ya yalvarmak,

Başı Açık Olan da Başı Kapalı Olan da Kardeştir

Deccal, ahir zamanda ortaya çıkacak ve insanların elinden imanı, sevgiyi alacak kişi ve ideolojilerdir. İçinde bulunduğumuz bu ahir zamanda yaşanan zulüm, baskı, sevgisizlik, savaş ve nefretin sebebi, deccal ve taraftarlarının sistemli çalışmalarıdır. Deccalin çalışmalarından biri, baş örtülü ve baş örtüsüz kardeşlerimizin arasını açma ve tarafların birbirine nefret duyması üzerine gelişmektedir. İnsanlar arasında ayrılık ve nefret oluşturmak fitnedir. ...Fitne, katilden beterdir... (Bakara Suresi, 217)

FARKINDA OLMADIĞIMIZ GAFLETİMİZ..…

Bizler hayatımızdaki bazı şeylerin farkında olsak da çok şeylerin farkında değiliz. Çünkü farkındalık meydana getirecek olan kaynaklar, hakikatler ve hikmetleri tam olarak bilmiyoruz ve onlara yaklaşmıyoruz. Hayatımızı gaflete, dalalete, hıyanete, isyana, başıboşluğa, sevk eden dünyamızı ve ahiretimizi mahveden en büyük hakikatlerin farkında değiliz.

İNSANIN KISMETİ ÖNCEDEN TAKDİR EDİLMİŞTİR. KISMETİNE RAZI OLAN RAHAT EDER.

Bediüzzaman hazretleri insanın kısmetinin kaderle tayin edilmiş olduğunu ve kısmetine razı olanın ise rahat edeceğini söyler. Evet üstat hazretlerinin kısmetine razı ol ki rahat edesin demesindeki hikmetin ucu şu hadisede dayanmaktadır. Allah ilmi isteyene zenginliği ise istediğine verir. Bu hadisi şerif dahi gösteriyor ki kısmet ve zenginlik Allah’ın takdiriyle olur. Eğer zenginlik ve güzel kısmet sadece ilim ile olsaydı bugün ekonomi profesörleri dünyanın en zengin insanları olurdu. İlim adamları e güzel hayatları yaşardı.

İbadette Azla Yetinmek Mümine Yakışmaz

Allah’ın varlığına ve birliğine inanmak, namaz kılmak, oruç tutmak, zekat vermek, kadere, hayır ve şerrin Allah’tan geldiğine, hacca gitmek.. çocuk yaşlardan itibaren öğrendiğimiz, dinimizin temellerini oluşturan önemli ibadetlerden bazılarıdır.

Belki bu ibadetlerin çoğunu yapıyor olabiliriz. Gün içerisinde 5 vakit namaz kılmayı, ramazan ayı geldiğinde oruç tutmayı, Cuma namazını kaçırmamayı yeterli görüyor olabiliriz. Ancak Rabbimizin Kuran’da bildirdiği ibadetler bu kadarla sınırlı değildir.

///Güncel Fetvalar////

Soru 1 : MUHAMMED’UN RASULULLAH’ Demeyen Müslüman olur mu ?

Cevap 1 :

İslamiyet, tevhid dinidir. Tevhid, iki ana temelden meydana gelir. Bunlar birbirini tamamlamaktadırlar. İkisi de ayrı ayrı, yalnız başına düşünülemez. “Lâilâhe İllallah” kelime-i tevhidini, “Muhammed un Rasulullah” yani “Muhammed Allah'ın Resulüdür” cümlesi tamamlar. “Lâilâhe İllallah”ı kabul edip “Muhammed un Rasulullah”ı reddetmek, tevhidi ortadan kaldırır. Resulullah’a inanmayan Müslüman olamaz, cennete giremez.

Nefretin ve Şiddetin Kaynağı Dinden Uzak Yaşam

Her gün televizyonlarda ve gazetelerde, içi kin ve nefretle dolu insanların gerçekleştirdiği şiddet dolu haberlere tanık oluyoruz. Huzur ve güven ortamından uzak, güçlünün güçsüzü ezdiği, hile ve yalanın kol gezdiği, sevginin kalmadığı, şiddetin her geçen gün daha da arttığı, hoşgörü ve iyi niyetin unutulduğu bir dönem yaşıyoruz.

Peygamberler, Dönemin Darwinistleri İle Fikri Cihad Etmiş, Kan Dökmemişlerdir

Cihad, Allah'ın dinini tebliğ etmektir ve en büyük farz ibadettir. Tarih boyunca tüm elçi ve peygamberler, bulundukları kavme Allah'ın varlığını ve birliğini anlatmış, onları azaba karşı uyarmışlardır. Hiç bir peygamber cihatında asla kan dökmemiş, zorlama ve baskı uygulamamış, fikri olarak mücadele etmiştir. Yalnızca Hz. Muhammed (sav) müşriklere karşı savaşmak zorunda kalmış ve 23 yıllık peygamberlik dönemi boyunca yalnızca 2 ay savaşmıştır. Yaptığı savaşlar da taarruza yönelik değil, savunmaya yönelik olmuştur.

Allah'ın Nimeti Çile

Çile, zulüm, zorluk ve yaşanan tüm olumsuzluklar, kaderde varolan ve Allah tarafından özel olarak yaratılmış olaylardır. Çile ve zorluklar, toplumun bazı kesimlerinde ‘kadersizlik’ olarak yorumlanır. Oysa çile insan için çok büyük nimettir…
Çile Sınavdır: